Şimdi dostlar bilen bir ses versin bana.İnsanlar başka insanların kötülüklerine ,aptallıklarına sabretmek zorunda mı? Sabır tavsiye edilmeli ama bunun seçenekleri var mı? Bir insan size her defasında aynı fenalığı yapıyorsa her seferinde buna sessiz kalıp susmalı mısınız ? Başıma geldiği için sormuyorum ama etrafımda çok görüyorum bu tarz şeyleri.Sürekli birileri birilerine baskı uyguluyor.İnsanlar kendilerini otorite olarak görüyor ve birilerini de bir şekilde boyunduruk altında tutmaya çalışıyorlar.Gerçi onlara sorsanız bu hükmetmek falan değil sadece lafı dinlensin istiyorlardır.....Pabucumun hükümdarları!
Kimsenin kimsenin hayatına hükmetme hakkı olabilir mi ? Ve böylelerine susmak sabretmek zorunluluğu var mı ? Yoksa davranışlarını yüzlerine söyleyip hadlerini hatırlatmak mı lazım? Biz kimiz ki! Kimse bize karşı kötü olmasın demiyorum ama hayatınızın gidişini olumsuz etkiliyorsa bazıları siz buna nasıl yaklaşmalısınız..Ezilen sevdiğiniz kişiler olunca insan bu soruları soruyor sürekli ve çok kızıyor.Doğrusu ne bunun ? Sessiz kalıp (yaşından ,konumundan dolayı ) sabretmeyi mi seçmeli yoksa bu şekilde devam etmesinin karşındakileri de kendisini de karanlıklara ittiğini söylemek mi lazım ? Bilemiyorum bilen varsa akıl versin bu tip akıllara açığız...
Gerçi bana sorarsanız direkt gerçekleri yüzlerine söylemeli derim de burada aradığım benim doğrum değil, asıl doğrusu neyse o...Ben bir süre beklerim ''ha düzeldi ha düzelecek''diye.Sonra bakarım zerre kadar değişme yok (ki genelde kimse değişmiyor) uzaklaşırım koca bir mesafe koyarım araya.Onların çenesi de benim kafam da rahat olsunu seçerim yani.........
Rabbim kötü yüreklilerle karşılaştırmasın hiç birimizi..Özellikle yaptığı yanlışları doğru sananlarla hiç karşılaştırmasın..Başkalarına bile bile kötülük yapabilenlerle de karşılaştırmasın...Bir de hayatınıza karışmaya çalışanlarla da...Hatta kendinden başka doğru kabul etmeyenlerle de...Bir de kendini mükemmel sananlarla da...
Bu günlük bu kadar...Güzel,huzurlu,sağlıklı ,sevdiklerimizin ve sevenlerimizin olduğu güneşli de bir gün çok şükür..Böyle de devam eder inşaallah...Ah keşke haber programları da iyi haberler vermeye başlasa güzel ülkemde...Ahh. ahh!....
Kimsenin kimsenin hayatına hükmetme hakkı olabilir mi ? Ve böylelerine susmak sabretmek zorunluluğu var mı ? Yoksa davranışlarını yüzlerine söyleyip hadlerini hatırlatmak mı lazım? Biz kimiz ki! Kimse bize karşı kötü olmasın demiyorum ama hayatınızın gidişini olumsuz etkiliyorsa bazıları siz buna nasıl yaklaşmalısınız..Ezilen sevdiğiniz kişiler olunca insan bu soruları soruyor sürekli ve çok kızıyor.Doğrusu ne bunun ? Sessiz kalıp (yaşından ,konumundan dolayı ) sabretmeyi mi seçmeli yoksa bu şekilde devam etmesinin karşındakileri de kendisini de karanlıklara ittiğini söylemek mi lazım ? Bilemiyorum bilen varsa akıl versin bu tip akıllara açığız...
Gerçi bana sorarsanız direkt gerçekleri yüzlerine söylemeli derim de burada aradığım benim doğrum değil, asıl doğrusu neyse o...Ben bir süre beklerim ''ha düzeldi ha düzelecek''diye.Sonra bakarım zerre kadar değişme yok (ki genelde kimse değişmiyor) uzaklaşırım koca bir mesafe koyarım araya.Onların çenesi de benim kafam da rahat olsunu seçerim yani.........
Rabbim kötü yüreklilerle karşılaştırmasın hiç birimizi..Özellikle yaptığı yanlışları doğru sananlarla hiç karşılaştırmasın..Başkalarına bile bile kötülük yapabilenlerle de karşılaştırmasın...Bir de hayatınıza karışmaya çalışanlarla da...Hatta kendinden başka doğru kabul etmeyenlerle de...Bir de kendini mükemmel sananlarla da...
Bu günlük bu kadar...Güzel,huzurlu,sağlıklı ,sevdiklerimizin ve sevenlerimizin olduğu güneşli de bir gün çok şükür..Böyle de devam eder inşaallah...Ah keşke haber programları da iyi haberler vermeye başlasa güzel ülkemde...Ahh. ahh!....
Yorumlar
/kahve telvesi,
anne-baba,eş-evlat konusunda uzaklaşmak isteyecek kadar zor durumda kalınınca ne yapılır bilemiyorum (Rabbim düşürmesin o duruma) ama doğrularınızı söyledikten sonra bir düzelme olmuyorsa...manevi bir mesafe koyulabilir mi bilemiyorum ki,belki hatalarını bu şekilde anlayabilirler......
Bazen sabra bile sabır ettirdiğimiz oluyor o yüzden gayet iyi anlıyorum. Şahsen konuşurum ve buda yeterli gelmiyorsa mesafe koyarım (küsmek ve darılmak anlamında değil tabi)...