Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Mart, 2011 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Destek Post'u! Bir Bakar mısınız?

  Bir varmış bir yokmuş..Taha adında azcık geveze ,samimi ve iyi niyetli bir garip öğrenci yaşarmış güzel yurdumun güzel şehri İstanbul'da. Ömrü okumakla geçen bu zat-ı muhteremin bir gün aklına site açmak düşmüş.Düşmüş düşmesine de tema seçimi yılan hikayesini dönmüş.Tüm net ahalisi (iyi tamam abarttım ,sadece ff ahalisi demeliydim) seferber olmuş Taha sitesine tema seçecek diye..Yok yani amaç ahım şahım bir temadan çok artık ''Taha aç artık şu siteyi de kurtulalım senin telaşından''mış da farkettirmemeye çalışıyormuş dostları(şimdi öğrenmiş oldu ama kim korkar Taha'dan)   Neyse nerede kalmıştık, yazmaya başlamış çok şükür yılların öğrencisi Taha.Sorarsanız ki ''Kendisini nasıl bilirsin Pabuç''diye. ''İyi Bilirim''diyerek geçiştiririm sorunun cevabını çünkü burada;''Taha çok iyi bir gençtir , efendidir, saygılıdır,yardım severdir,değer bilendir, cana yakındır, cesurdur,aile terbiyesi almış biridir,sohbeti güzeldir..v.b&

''Kimsin Sen''den Sonrası...

Nette sosyal paylaşım alanları ya da msn ya da gtalk ya da bloglarda biriyle sohbet ediyorsunuz..Güzel paylaşımlarda bulunuyorsunuz..Hayatın gerçeklerinden, ironilerinden, canınızı sıkan şeylerden bahsedip zaman paylaşıyorsunuz.. Tanışmış da değilsiniz bu süre içinde (kişisel bilgilerini ne sormuş ne de kendi kişisel bilgilerinizi paylaşmışmamışsınız) ama sohbetler çok iyi gitmektedir..Sonuçta kim olduğunuzu bilmiyor karşınızdaki ve önyargılardan uzak sohbetler yapmışsınız..Karşınızdaki söylemediği sürece; kimdir necidir,inançlı mıdır değil midir, siyasi görüşü nedir, görünüşü nasıldır, nasıl bir hayatı vardır bilginiz yoktur..Hayata bakışınızı , mutluluklarınızı ya da mutsuzluklarınızı  konuşmuyorsunuzdur... Sonra tanışırsınız ve bilgilerle birlikte önyargılarda yerleşir aklınızın bir köşesine...Aklınızdaki kişi değildir, yaşantısı sizinkiyle uzaktan yakından alakalı değildir, siyasi görüşü uçlardadır ya da ne bileyim siz inançsızsınızdır da o inançlıdır...Sizin yükse

Biri...!

Biri... Geleceği,hayalleri ellerinden bir süre sonra da yüreğinden alınmış biri..Onunda herkes gibi geleceğe dair güzel beklentileri vardı ama birileri çıktı kendi gelecekleri için onun hayallerini çaldı ve yerine koca bir boşluk doldurdu.Ses bile çıkaramadı çünkü büyükler(!) her zaman söz hakkına sahipti...İlk ve son söz hakkı hep onlara aitti.. Okuyacaktı başarılıydı da..Okuyacaktı ve mesleğine bile karar vermişti ama olmadı/olamadı..Hayallerinden vazgeçtiğinde evlenmişti yeni bir yuva kurmuştu belki de bu yeni adımda bir şeyler güzel olacaktı..kim bilebilir...Ne düşünüyordu !Kimsenin umrunda değildi çünkü herkes kendi fikrinin peşindeydi ve herkesin kendi doğrusu vardı ve bu doğrular içinde onun hayallerinin hiç bir yeri yoktu.. Uzaklaşmışmıştı insanların (kendini mükemmel sanan insanların)dünyasından..İşte o zaman da ''garip''damgası yemişti.Ne konuşmasına izin verilmişti ne de susmasına..Herşeyine karışmaya hak buluyorlardı hayatında ve onun buna şa

Üzülmek Yeter mi?

Dünya gerçekten çok güzel.Rabbim biz insanlar için öyle güzel düzenlemiş ki yaşam yerimizi..Düşünmeye kalksak mükemmellikleri bitiremeyiz.. Dünya güzel ama üzerinde yaşananlar bir o kadar da kötü.Her hayat bir dünyadır biliyorum ama genele baktığımızda bize emanet edilen dünyayı nasılda mahfettiğimizi çok net görebiliyoruz..   Suçlusu ben değilim diyenler çıkacaktır içimizden! Evet benim de suçum yok elime silah alıp kimseyi öldürmedim kimseye kötülük düşünmedim, silah ticareti yapmadım, fabrikalarımın bacalarından zehirli gazları salmadım havaya(ki zaten fabrikam yok) zehirli maddeleri gizli gizli nehirlere de vermedim..Savaş çıkarmadım, savaş yanlısı olmadım, bebeklere kurşun sıkmadım, benden binlerce km uzaktaki ülkelere girip halkını katletmedim,özgürlük getirecem yalanıyla dünyayı uyutmadım hatta hayvanları katletmedim, samur kürkü hiç giymedim..v.b buna benzer şeyleri yapmadım.   Ama bizim kötü olmamamız tüm bunları engellemedi.Savaşlar ,katliamlar,bebek katilleri he

Şehitlerimizi Anıyoruz..Hakları Öden(e)mez...

İki Yol...!

İstemediğin bir yöne doğru çekiliyorsan bir suçlu var mıdır ? Bu imtihan senin yargılarını yıkman için bir yol mudur yoksa eksikliklerinin seni çektiği bir çukur mudur ? İkisi hakkında kesin bir cevap verememek geriyorsa yüreğini yine yeniden sessizce beklemelisin belki de..Doğru ve yanlışları, haklı ve haksızları, neden ve nasılları iki sonucu da düşünerek tartıp biçmelisin sanırım.. Dayanabilirsen tabi...

...

Allah'ın sadece SABIR! Lütfen...! Ben başaramadım...

Sohbet..

  Bazen, insan sadece sohbet etmek istiyor.Konuşmak bir ihtiyaç mı bilmiyorum.Sohbet etmek istiyor dediğimde şikayetler sıkıntılar felan değil kasdettiğim, konusu belli olmayan hayatın kendinden şeylerle ilgili sadece konuşmak dinlenmek ve dinlemek... Biriniz çıkıp konuşmaktansa düşünmek daha makbuldür diyebilirsiniz..Haklısınız da ; düşünmenin yerini  de hiç bir şey tutamaz çünkü düşünce dünyanızda sınırlar yok,kısıtlamalar yok,kuralların hiç biri yok ...Ama anladığınız anlaşıldığını kişilerle sohbetin tadı da hiç bir şeyde bulunamıyor..   Neden bu ihtiyaç bilemiyorum ki ama seviyorum sohbet etmeyi anlamayı ve anlaşılmayı..Özellikle kişisel gelişimlerimizle ilgili yolculuklarımızı,tecrübeleri,başımızdan geçenlerden kendimize çıkardığımız dersleri..Doğayı ,kitapları, acıları ,mutlulukları ...   Bu geveze biri olduğumdan kaynaklanmıyor (ki geveze değilim sadece espri olsun diye bunu kullanırım) ama gerçek anlamda bir sohbet varsa içinde olmak isterim her zaman ... Sohb

Yüreğim...!

  Her gelen bir iz bırakıyor yürekte..Her gelen ya ağırlanıyor bu yürekte ya da içeri bile alınmadan yolculanıyor..İyi ya da kötü iz bırakıyor bu bir gerçek..Tüm bu izler kişinin gelişmesi, ruhen olgunlaşması için gerekli diye düşünüyorum her ne kadar yürekte ağırlanmadan yolculananlardan sürekli şikayet etsem de...   Arkadaşlıklar, anlık dostluklar, bir içten tebessüm, saatlere sığdırılan sohbetlerle paylaşımlar,bazen net ortamında en gergin anında bir selamla başlayan konuşmalar ve huzur bulmalar,günü gelince tlf edip yanına geliyorumlar ve doyumsuz sohbetler ,bir kahveye 40 yıllık hatır sığdıran birliktelikler,derdine derman olamasan da abla olabilmeler,anılar paylaşımlar gülmeler gülümsetmeler,üzülmeler beraber ağlamalar,yapılan haksızlıklara beraber sövmeler...   Bir birini anlayan zihinler teşekkür etmeler ,iyi ki varsınla kapanan cümleler..Üzülen yüreklere oturup saatlerce düşünmeler, uykusuz geceler yardım edememenin getirdiği çaresizlikler..Neler görüyor

İç Ses!

   Ne zaman ki gerçekten düşünmeye başlarsak;o zaman anlarızki olması gereken  yöne dönmüşüzdür..yani içimize/aslımıza! Ne kadar az düşündüğümüz sürekli vurgulanmıyor mu kitabımızda..İşte tüm yanlışlarımız bunun eksikliğinden...........Düşünmemek.......!

Burç Yorumlarında Nerede Kalmıştık !!

  TERAZİ:Hayatta ciddi anlamda anlaşamadığım iki kişi oldu ikisi de terazi ,aslında derler ki terazi ve yay anlaşır bir yerler de bir yanlışlık olmalı.Güzelliğine pek bir düşkün oluyor teraziler .Sanatçı burçmuş sanırım ben sanattan anlamıyorum ki anlaşmayı başaramadım onlarla. Gösteriş ve dikkat çekmek gibi bir dertleri var anlayamadığım bir şey bu..   AKREP:Nasıl başlayacağımı şaşırdım bir tırstım mı ne . Öyle çok akrep tanıdığım var ki birinden biri bu yazıyı okurda kızar diye tırsıyorum evet.Yok yani tüm akrepleri dostlarım kısmına kazanmışken bir yazıyla onlarla düşman olmak istemem. Aşkım bile akrep düşünün ne kadar çok akrep var hayatımda. Nasıl iyidirler ,nasıl cömerttirler,nasıl neşeli ,nasıl zekidirler anlatmakla bitiremem. Espirilidirler ,gezmeyi severler süper sevgilidirler ...ler de ler.Ama var ya öyle inattırlar ki yanlış olduğunu bildiğiniz şeylerde bile onlar inatla doğru savunması yapabilirler.Onlardan başka kimse doğruyu bilmezzz ,onlar herşeyin iyisin

Burçlarla İlgili Görüşlerim!

Yazılanlar tamamen benim gözlemlerimden oluşmuştur.Yani yanlış olma ihtimalleri çok fazla.Sadece eğlence amaçlı yazılmıştır kimse üzerine alınmasın.Lütfen! Tanıdıklarımdan esinlenerek kuruyorum burç yorum cümlelerimi…Arkadaş,kuzen,komşu ve diğer tanıdıklar hakkında görüşlerim doğrultusunda hazırlanmış öylesine bir yazı…Başlıyoruz! KOÇ:Gülmeyi sever bu burçlar.Düzenlidirler şıktırlar ,misafir perverdirler.Bencil olabilirler bildiklerinden şaşmazlar ve hep onların dediğinin olmasını isterler olmazsa da olması için uğraşırlar.. BOĞA:Eğlenclidirler yanlarında canınız sıkılmaz tabi onların canları sıkkın değilse.Bayanları aşırı tutucudur(taraf tutmak gibi) onlar ve etrafındakiler dışında mükemmel yoktur.Sevdiklerine karşı aşırı koruyucudurlar.Bazen tepkilerini tahmin edemeyebilir karşılarında şaşkınlık içinde onları izlerken bulursunuz kendinizi. İKİZLER:Eyvah şimdi ne yazsam bu burca Bir kere erkekleri bencilin önde gidenidir.Mükemmel işleri hep onlar yapar onların dışın

Hayırdır İnşaAllah!!

Ne oldu ki hiç sorunsuz girdim bloguma..tırstım ya, alışık değilim 3 gündür böyle bir tıkla bloga girmeye doğru söyleyin biri klavyemize engel mi koyacak;)

Bloguma Dokunma!

Bildiri Bir ülkenin internet deneyimi ve tarihinin sansürlerle anılması çok trajikomik bir durumdur. İnternetin özü olan birey haklarının ve bireysel özgürlüklerin kısıtlanması, sosyal medya dünyasının özüne tamamen aykırıdır. Bizler; Türkiye’nin dört bir yanından profesyonel veya amatör olarak blog tutanlar, internette günlük yaşantılarını ve birikimlerini ve deneyimlerini diğer insanlarla paylaşma hevesiyle tutuşan herkes, gelişmeleri endişe içinde izlemekteyiz. 5846’nci no’lu kanunun esnekliğinden mütevellit, 1 Mart 2011 günü, Google’a ait olan ücretsiz blog servisi Blogspot, Digiturk grubunun açmış olduğu dava sebebiyle erişime kapatılmıştır. Süper Toto Süper Lig’in yayın haklarının sahibi olan Digiturk bu davada, korsan olarak LigTV yayını yapan kişilere karşı kendi haklarını savunmak amacıyla hukuki süreç başlatmıştır. Ancak ilgili kanun gereği yasaklamaların, sitelerin adresleri ve alt-domainleri üzerinden değil; IP adresleri üzerinden yapılması sebebiyle Blogspot’a

Dokunmayın Blogumuza!

Bilmiş laflar edemeyecem bu konuda..Fazla bilgim yok çünkü ama yasak yasak nereye kadar kaardeşim..Birileri yanlış bir şeyler yapıyorsa bunu tümden kapatmanın mantığı nedir? (Nedir dediğime bakmayın tamamen mantıksızlık diye düşünüyorum) birilerinin günlük olarak kullandığı düşünce paylaşım ortamı blogları neden kapatırsınız ki? Şimdi soru sordum ama bir yerden cevap geleceği beklentimden değil, sinirimden;)  Agresifboy arkadaşımız gayet güzel açıklamış durumu blogundan ayrıntılı bilgi alabilirsiniz.. Ben dokunmayın Bloguma der protestomu kendimce yaparım :) Çekin elinizi blogumuzdan lütfen...Yok vaz geçtim ''lütfen''i kaldırıyorum...Çekin elinizi bloglarımızdan ;) Esefle kınıyorum…! (esefi tanımıyorum ama o da kınar sizi biliyorum)Ayıp Ayıp!