Pabucun Düşünce Dünyası

-Pardon bir şey sorabilir miyim ? -Yan masa... -Hanfendi,yan masa sizsiniz.İşaret ettiğiniz yerdeki bayan,yan masa diye sizi gösterdi.Yani kısacası topu size attı. -Sıranızı bekleyin o halde. -Sıramı bekliyorum zaten, başkasının sırasını bekleyecek halim yok ya.Ayrıca başınızı kaldırıp o sevecen ,insan sevgisi fışkıran ,merhamet dolu(!) gözlerinizle yüzüme bir bakarsanız,yaklaşık ikinci Ramses zamanından beri sıranın bende olduğunu göreceksiniz. -İyi o zaman,derdiniz neyse söyleyin bayan. -Derdim,bayken birdenbire tarafınızdan bayan oluvermek.Az bir şey lütfedip suratıma bakarsanız,erkek olduğumu fark edeceksiniz. -İyi iyi,söyle. -Aşk bu mu? Dirinin..Sevda bu mu ?..Dirinin...Hayaat bu mu?.. -Kardeş iyi misin sen ? -Oohh!Şükürler olsun.Nihayet o pahabiçilmez dikkatinizi çekmeyi başarabildim. -Kardeş ne istiyorsun ? -Ayda 2 milyar maaş(kitabın basım tarihi eski)dubleks bir ev,güzel bir eş ve S300 model Mercedes.Ekmek elden ,suyum ise gölden olun istiyorum.Evet evet,bunu istiy

Hayat insana her an gülmüyor..!! İyi o zaman, ben ona her zaman gülümsüyorum.. Her insan hakettiğin değeri vermiyor..!! İyi o zaman, ben insanlara haketmedikleri değeri de veriyorum.. Şartlar uygun olmuyor hayallerin gerçekleşmiyor..!! İyi o zaman, elimdekileri hayallerimdekiler kadar güzel görürüm.. Farkın bu olsun işte...!! İnadına kendim gibi kalıp ,benzemiyorum olumsuz hiç bir şeye.. (Pabuç'un iç sesi yine başladı vıdı vıdıya ) Not: Resim mi ne alaka? Tabiki tebessümlük yok başka ne maksat olur.

 Sevmek vazife değildir biliyor musun/uz! İçinizden gelir sebepleriniz vardır seversiniz ,ihtiyacınız vardır olumlu bir şeylere seversiniz,hayatınızı karamsarlıklar üzerine değil de sevgi üzerine yükseltmeye çalışırsınız ve seversiniz..Sevmek sizin artık kişiliğinizdir..Sevgiyle bakar sevgiyle görür sevgiyle uzaklaşırsınız...  Bazılarını seversiniz ama daha sevginin ne olduğu hakkında bilgisi yoktur..Sevme kısmını yaptığını sanır ama tek boyutlu sevgidir onunki...  Bazıları vardır sever ama kırar geçer sevgisinin ardına sığınarak...  Bazıları vardır bir yerlerden öğrenmiştir sevginin ''olmazsa olmaz'' olduğunu ama menfaatine alet etmiştir bu güzelliği...  Bazıları vardır,sever sevmesine de ah bir de sevginin beslenmesi gerektiğini ve yürümesi için saygı ayakkabısını giymek gerektiğini bilseler ...!  Bazıları vardır severken sadece kendini yüceltir..Sevgi adına atıp tutar ama gerçekler hiç öyle değildir işte...  Ben yoruldum sevgiy

Karşılaşırsın/görürsün, Dinlersin /konuşursun, Gülümsersin / paylaşırsın Devamını ister umarsın.Gün gelir şaşarsın/hayalkırıklığı yaşarsın. Üzülürsün/bitirirsin.Anlarsın/hissedersin..Yine her şey fanidir bu da geçmiştir..Susarsın/sabredersin....Hayat gelip/ geçen,sevip/ giden, kalıp/üzen,yanıp/sönen,gel/gitlerden ibarettir aslında...!! VE Sabredip/şükretmektir anlamlandıran!

  Çok fazla ciddi takıldı blog ..Ciddiyet güzeldir ama arada tebessüm ve reklam arası gerekir ;) En azından benim kararlı blogumda öyle olmalı yoksa nasıl kendimi ifade etmiş olurum ;)   Konu şu dostlarım. Size kelimeleri ben vereceğim, cümleleri de (tek cümle) sizden isteyeceğim...Zor bir şey istemiyorum yani:) Yok yazamadım yok işim vardı yok sonra yazarım gibi mazeretlere kapalıdır post biline..Eğer okuyup da cevaplamadan kaçanları yakalarsam ismini post başlığı yapıp blog alemine kendisini '' korkak, kaçak '' diye ilan ederim.   Şimdi bu şantajdan korktuysanız (ki hiç sanmıyorum ama korkmuşsunuz gibi davranıp) kelimelere geçiyorum..Tabi ki ilk benim cümlelerim olacak o kelimelerin karşısında  .Sonrası, yorum kısmında sizin cümlelerinizi de görmek İSTİYORUM.   FF ahalisi, yok öyle yazıyı tıklayıp okuyup gitmek bir zahmet sizlerden de bekliyorum cümlelerinizi :)   Tek cümlelik cevaplar olursa iyi olur..Hoş olur güzel olur :) Haydi Bismillah... Aslında: Herkesin i

 ''Ey iman edenler, cuma günü namaz için çağrı yapıldığı zaman, hemen Allah'ı zikretmeye koşun ve alış-verişi bırakın. Eğer bilirseniz, bu sizin için daha hayırlıdır. Artık namazı kılınca, yeryüzünde dağılın. Allah'ın fazlını isteyip-arayın ve Allah'ı çokça zikredin; umulur ki felaha (kurtuluşa ve umduklarınıza) kavuşmuş olursunuz.'' (Cuma /9-10) Hayırlı Cumalar dostlar..Bereketin bol olduğu tövbelerimizin kabul olduğu bir gün olsun hepimiz için inşaAllah..!

Yok şikayet değil bu! Hayatın içinde karşılaşılanları sesli/sessiz anlamaya çalışmak...Ahlar vahlar devamında aczini hatırlatıyor insana ve ileriye dair hırsla beklentilerden uzak durmayı öğretiyor.   Ve diyor ki bu düşünmelerin sana : ''Kimsin ki her istediğin anında olacak ve her istediğin en mükemmel şekliyle, sen istediğin an olacak..Ne biliyorsun ki istediğin senin için hayırlı olacak..! Ne diretiyorsun ''olmalı olmalı'' diye ,ne haddine !!'' Bir anlık şikayet edecek olmanın ardından tövbe etmeyi kendine vazife bil  ey nefsim!! (Pabuç'un iç sesi)

  Nasıl bir insanlık olduk nasıl böyle bir ümmet haline geldik diye düşününce hepsinin temelinde Allah'tan ,Kur'andan ve Efendimizin bize örnek olması gereken hayatından uzaklaşmanın yattığını görüyoruz...   Böyle olunca, kendimizce bir şeyleri(!) örnek alıp hayatımızı devam ettirmeye çalışmışız ama bir türlü dirliği,düzenliği,huzuru,adaleti sağlayamamışız..Her zaman yapılanların çoğu eksik kalmış ,hep yarım kalmışız..Aslında  yarım kalmak da değil,  bitişin başlangıcı olmuş Kur'andan uzaklaşmak ama bunu bile kendimize itiraf edememişiz..İşimize de gelmemiş açıkçası...   Kur'an istikametinde hayatınızı yaşarsanız, yalan söyleyemeyecektiniz, sahtekarlık yapamayacaktınız, insanları kendi ellerinizle cennete ya da cehenneme atamayacaktınız, hem namaz kılıp hem zekattan kaçamayacaktınız ya da terazide sahtekarlık yapamayacaktınız,faizi bir kılıfını bulup ona uydurup  yiyemeyecektiniz,adaleti sadece kendi sevdiklerinize/düşüncelerinize sahip ya da kendi ırkınıza sahip olan

   İnsanlar hatasız olmaz biliyoruz ,görüyoruz ...Çok güvendiğiniz sevdiğiniz insanların da hataları yanlışları olabilir...Sevgimizin boyutuna göre ya görmemezliğe geliriz ya da önemsemeyiz bu hataları ...Ya da samimiyetimiz boyutunda hatasını söyler düzeltmesini rica ederiz..Yani bir şekilde sizin için sorun olmaz sevdiğiniz kişilerin hataları..Sonuçta bilirsiniz hatasız kul olmaz ve siz de onlardan birisinizdir...   Bir de bunun Dini bilgisi olan ve bilgisini aktaran kişiler kısmı var..Alimler sıradan insanlardan biraz daha farklıdırlar ya da farklı olmalılar diye düşünürdüm önceden...Onlar daha az hata yapmalılar/hata yapmaktan çok daha dikkatle uzak durmalılar,bildiklerini yaşamalılar örnek olmalılar...gibi şeyler.Bunlar herkes için geçerli olmalı kimsenin kimseden farkı olmaması gerekir bu konuda  şimdi anlıyorum.  Hocalar (ki bu da farklı farklı anlamlarda kullanılır oldu ya şimdiler de neyse) örnek alınan insanlar toplulumuzda.Onların dedikleri yaptıkları öyle dikkatli takip e

   -Her konuda kitapla okuruz.Hayatı anlama çabasıdır biraz da bu..Okuyarak öğrenmek isteriz okuruz okuruz okuruz...Öyle çok bilgi ediniriz ki ya da öyle sanırız.Ama açlık çeken , çaresizlik çeken biri kadar yaşamış sayılır mıyız bilemiyorum..Hayat denen bilinmeyen ,okuyarak öğrenilmiyor bunu öğrendim tüm okuduklarımdan. Hayat,herkes için ayrı bir roman.Herkes kendi romanını yazıyor yaşadıklarıyla çektikleriyle dersleriyle çaresizlikleriyle mutluluklarıyla hüzünleriyle..Kimi düşünmez hiç bir şeyi ve mutlu mesut yaşayıp gider hayatın içinde.Dünyada yaşananlar umurumda değildir çekilen eziyetler umurunda değildir bir yerlerde kendinden başka hayatlar vardır ama onu ilgilendirmemektedir bu.Birileri açtır susuzdur çok da önemli değildir bu.Bunu nasıl başarıyorlar bilemiyor.Sadece gördüğü an ''Ahh yazıkk'' deyip unutabilmeyi nasıl başarıyor insanlar.Önemsememeyi nasıl başarıyorlar.Ya da dünyaya sadece kendi menfaat pencerelerinden bakıp başka hiç bir şeyle ilgilenmemeyi nas

Herkesin sevdiği özel renkleri vardır.Aldığı ,giydiği eşyalarını genelde o renklerden seçerler.Benim de hayatımın 3 ana rengi var: Mavi,yeşil ve krem rengi... Seviyorum bu renkleri, Mavi.. Mavi deniz demek benim için .Deniz de dinlenme demek ,iç sesini dinlerken dünyadan uzaklaşmak demek.Dalga seslerinin seni zorunda olduklarından uzaklaştırıp olmak istediğin hallere doğru çekmesi demek.Düşünmek demek ,şükretmek ve nimetleri hatırlamak demek.Aciz olduğunu hatırlarken ne kadar değerli olduğunu anlamak demek. Mavi gökyüzü demek..Olabildiğe özgür olmak, kendini bulabilmek demek.İhtişamı görmek zerre olsan da zerreye verilen değeri görebilmek demek.Tüm kainatın hizmetine verildiğini hissedebilmek ve layıkıyla teşekkürünü edememenin ezikliğini yaşamak demek... Mavi herkes gibi yazlık kıyafetlerde çok fazla kullandığım renktir..Yakışır yakışmaz bilmiyorum merak da etmiyorum sadece kıyafetlerimi bu renkten seçiyorum çünkü seviyorum ... Yeşil... Huzurun rengi sanki.Genelde ölümü hatır

Yay Siz hayata iyimser gözlükle bakan, asil yaradılışlı, herkesi dost kabul eden,arkadaş canlısı,sıcak kanlı ve samimi birisiniz. Olduğunuz gibi görünmekten hoşlanıyorsunuz ve insanlara çabuk inanıyorsunuz. Mert olup onları incitmekten kaçınıyorsunuz. Haksızlık yapmak sizin için dünyadaki en son iş sayılır. Başka insanlardan da böyle olmalarını beklersiniz. Hareketli, neşeli ve nüktedansınız. Bulunduğunuz ortama çabucak uyarsınız. Espriler yaptığınız gibi beğenmediğiniz şeyleri de alaya alabilirsiniz. Genel olarak sözcüklerinizde acıtmayan ama insanlara dokunduran espriler yer alır. Hıncınızı sözcüklerle almayı istersiniz. Çift karakterli ve değişken yapınız sizi iki çeşit insan yapabilir. Birincisi duygusal ve içine dönük birisidir. Çekingen ve duyarlıdır. İkincisi ise cesur,ateşli,tedbirsiz,gururu söz konusu olursa sözünü esirgemeyen birisidir. Bunlardan birisi yerine göre ortaya çıkabilir. Yükselen yay için özgürlük de çok önemlidir ve bunun kısıtlanması bile onu çı

  Uzun zamandır tanıdığım biri var (yaşlı bir insan) Aslında kimse kimseyi ara sıra görmeyle tanıyorum diyemez biliyorum ve ben bunu bir kes daha gördüm...Sessiz sakin kendi halinde bir insan..olduğunu düşünüyor hatta yaşlanınca biz de ona benzemek isteriz diye konuşuyorduk arkadaşlarla..      Son 1 ayın içinde o teyzeyle ilgili öyle şeyler duyuyorum ki hayretler içerisinde kalıyorum...Sürekli söyleyip durduğum bir cümle var ''İnsanın başkalarına iyi görünmesi o kadar da zor değil.Yeter ki niyetin insanlara şirin gözükmek olsun bunu başarmak için zorlanmazsın...Çok tehlikeli bir durum bence bu..!      Desinler diye hayatını sürdürmekle ,Allah rızası için hayatını sürdürmek arasındaki farkı belki dışarıdakiler anlamayabilir ama vicdanın bence sesini hiç kısmaz...Yaptığın her riyada sana isyan eder durur...Yok vicdanının sesi bile umurunda değilse bu yolda sürüklenirsin ve ömrün desinler için heba olur gider...    Kalabalıklar içinde ''vay ne iyi insan'', '&#

Aşağıdaki yazı laik, demokratik ve çağdaş Türkiye adına, Kenan Sofuoğlu’na açık mektubumdur . Umarım bunu okur ve davranışlarına çeki düzen verir. Sevgili Kenan Sofuoğlu, Seni sevmiyoruz . Sevmemeyi bırak, laik ve çağdaş ülkemize yakışmayan davranışlar sergilediğin için nefret ediyoruz senden. İyi dinle Kenan . Burası Osmanlı İmparatorluğu değil, Türkiye Cumhuriyeti. Gerici Osmanlı yıkılalı, zalim padişahlar öleli, İngiliz işbirlikçisi hain padişah bu topraklardan kovulalı yıllar oldu. Yüce Önder Atatürk vatanı düşmanlardan kurtardı, Yunanlıları denize döktü ve Türkiye Cumhuriyeti’ni kurdu. Bu cumhuriyet Osmanlı’nın devamı değil. Biz kurduk. Osmanlı gibi ümmetçi değiliz, İran gibi İslam cumhuriyeti de değiliz. Laik bir ülkeyiz. Dininin emrettiği şekilde yaşayanlara gerici gözüyle bakarız biz. Çünkü 85 yıldır bize öyle öğretildi. Osmanlı Müslüman bir devlet olduğu için geri kaldı, İslam modern bilimi kabul etmediği için Avrupa ilerlerken biz geriledik. Bu öğretiler sayesinde

  Arkadaşlar elinize düştüm...Yazacak konum yok ama fena yazasım var..Bu zor durumda siz imdadıma yetişin zira konu yokken ben yazmaya çalışırsam saçma şeyler ortaya çıkabilir...Onun için lütfen sizler bir şeyler yazın da kurtarın beni lütfen ;) Bu gün bana yarın size ,bir gün siz de konusuzluk çekerken yazmak isteyebilirsiniz işte o zaman da ben sizin yardımınıza koşarım emin olunn;) Teşekkür ederim yardımcı olan arkadaşlara..Postu okuyup da umursamayıp gidenlerede ''Eh görüşürüz sizinle de bir gün'' diyorum ;)   Sevgiler...   Not:Tamam ''Şımarık Pabuç'' diyenleriniz çıkacaktır ama biraz şımarıklığın kime ne zararı olur ki;)

  Yerinde olmak istediğiniz ünlünün İsmini ve resmini yayımlayın ve neden onun yerinde olmak istediğinizi açıklayın..Demiş  yüreği güzel insan , đerkenαя . Hayatta yerinde olmak isteyebileceğim tek bayan var o da Hz.Fatıma.Ondan başka hiç kimsenin yerinde olmak istemezdim...(nedenini açıklamama gerek yok diye düşünüyorum)   Belki çok daha fazla iyilikte öncü olmak isterdim ama bunun için başkası olmayı istemezdim...Hatta alimlere hayranlıkla bakıyor olsam da yine de kendim kalmayı tercih ederim :)      Resmini bulamayacağım için bu resmi paylaşmayı uygun gördüm...Rabbim Hz.Fatımadan ve tüm sahabeden razı olsun...

Tartışıyoruz ...susuyorum, Yanlış anlıyor dinlemiyorsun ...susuyorum, Kırıyorsun...susuyorum, Sevdiğini söylüyorsun sevgi adına adım atmıyorsun...susuyorum, Her şeyin doğrusu kendin bildiğini sanıyorsun...susuyorum, Dost olduğunu sanıyorsun ama olamıyorsun...susuyorum, Hatırlamıyorsun...susuyorum, Suçluyorsun...susuyorum, Pişman olup özür diliyorsun...susuyorum, Paylaş(a)mıyoruz..susuyorum, Susmalar biriktikçe, senden uzaklaşmaktan korkuyorum...! (Pabuç'un iç sesi)

Şaşırabilirim..! Yanılabilirim...! Ummadıklarımı bulabilirim...! Pişman da olabilirim...! Değişir miyim bilmiyorum..! Sadece seni seviyorum...! (Pabuç'un iç sesi)

Sürekli şikayet ettiğimiz hayatımızın bizim için armağan olduğunu ve sevildiğimiz için bu hayatta olduğumuzu hiç hatırlamıyoruz.. Öyle alışmışız ki şikayetlerimize bir kere olsun bizden daha kötü durumda olanları görmez olmuşuz...Bir an görünce ya da duyunca ''Ya Rabbim sana çok şükür ''diyoruz ve bir süre (ki kısa bir süre sonra) yine şikayete devam ediyoruz..  Gün için de bunu öyle çok yapıyoruz ki alışkanlık olmuş artık şikayet/memnuniyetsizlik, sürekli en iyiyi bekleme mükemmeli umma hali...  Bize aslımızı unutturma Rabbim, bizi affet şikayetlerimizden dolayı..Nankörlüğümüzden dolayı affet...Düşünmememizden dolayı affet...Bilerek veya bilmeyerek yaptığımız tüm hatalarımızdan dolayı affet..Senin rahmetine sığınıyoruz bizi senin sevginin mahrumiyetinden uzak et..   Bizi sana layık kul ,Efendimize(s.a.v.) layık ümmet olmak için kuvvetli bir iman nasip et..Ayağımızı yolundan kaydırma ,yolundan kaydıracak şeylerden bizleri koru Rabbim.. Senin her şeye gücün yeter..!