Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Nisan, 2012 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Hafızamdan Silmeye Çalıştığım Günler!

Not:Bu yazıda asla genelleme yaparak dini eğitim veren kurumları kötülemek istemedim.Ben sadece yaşadıklarımı aktarıyorum ve çok yanlış şeyler varken bunların zamanda düzelmeye başladığını belirtmek için yazıyorum.. Bir yıl Kur'an kursuna gittim.Kur'anı ve dini eğitimlerimi daha iyi alayım diye.Ama orada geçirmiş olduğum bir yılı hep hayatımın arka taraflarına ittim düşüncelerimden uzaklaştırdım.Hatırlamak istemediğim için. Çünkü,Kur'an öğretmek için açılan bir yerde olmaması gereken her şey vardı ortamda.(Bu arada bahsettiğim kurs belli bir cemaat ya da tarikate bağlı bir kurs değildi,devletin açtığı resmi bir Kur'an kursuydu.) Şimdi düşünüyorum da neden ilk kaydolduğum hafta bırakmadım kursu ya da şikayetlerimi neden aileme anlatmadım ve bırakmadım kursu...Yaşım çok küçüktü ve biraz da salak olduğum için sanırım düşünemedim bunları.Gerçi Kur'an okumayı öğrendim öğrenmesine de din eğitimi verenlerden korkmaya başladım bu öğrenim sonunda. Kurstaki ilk günümd

İzlediğim Filmler...

Eğlenceli ,biraz duygusal ve güldüren bir film Tavsiye ederim..Öğrenci filmi.. Tarihi ve biraz da mistik bir film.Pek beğenmedim ,izlerken sıkıldım Hayvan sevgisi,savaşım berbat yüzü..Güzel bir film.. Garip bir film,sadece muzikleri muhteşem..Filmi izleyin demem :) Gayet iyi,ben tahminlerimde yanıldım bakalım siz çözebilecek misiniz filmi.. Kitabını okumuştum (3 kitap) filmi de merak ediyordum.Fena sayılmaz izlenebilir bir film.. Hz.İsa'nın hayatı anlatılıyor..Kesinlikle izlenmeli..Kana dayana biliyorsanız tabi!

Kabullenmemek İçin Sırıtmak !

Karşınızda biri (sevdiğiniz ya da sevmediğiniz) kişi bir şeyler konuşuyor ve bu konuşmalar sizi cidden kızdırıcak cinsten şeyler.O an içinde siz o kişiye kızmak yerine tebessüm ederek (sırıtmak da olur) bakıyorsanız artık ermeye(!) başlamışsınız demektir YA DA sinirleriniz öyle yıpranmış ki aynı konuşmalardan bıkkınlığınız sizi tebessüme itiyor... Bir insan kendini ifade etmişse ki bunu fazladan bir kaç defa daha yaptıysa artık karşı tarafın onu anlamaması ya da sürekli yanlış anlaması karşı tarafın sorunudur.Kişi yüreğinde ne varsa onu görmeye eğilimlidir bunu değiştiremezsiniz kolay kolay..Onun için sinirlenmek de çare olmuyor bazı durumlarda.Aman zanları,yargılamaları bitsin de açıklamamı yapayım diye uğraşmayacaksın..Ağzınla kul tutsan faydalı olmayacaksa kuşun canına kasdetmeyeceksin,herkesi kendi haline kendi düşünceleriyle bırakacak araya mesafe koyacaksın..En iyisi bu ! En güzeli o konuşurken kendinizi en sevdiğiniz şarkıyı dinlerken ve eğlenirken düşünün.Karşı tarafın söyled

İşte Öyle...

Blogumu kötü emellerime alet ediyorum evet..Ne yapayım kızdığım şeyleri gidip kızdığım kişilere söylesem kırgınlıklar olacak iyisi mi yine ben buraya karalayayım. -Sizin bir sıkıntınız varken insanlar size destek olacakları yerde destek oluyorum diye daha kötü etkiliyorlar.Sürekli sizi korkutacak telkinlerde bulunuyorlar inanamıyorum buna.Üstelik diyorsunuz ''Senin bu söylemlerin moralimi daha da çok bozuyor ''diye ama sanki siz hiç söylememişsiniz gibi her defasında aynı telkinlere devam ediyorlar (bunu iyi niyetle yapıyorlar bir de) -Bir de sürekli sitem edenler ;bunu çoğu zaman laf dokundurmalarıyla yapan arkadaşlarınız/dostlarınız oluyor.Üstelik onlarda uzaklıklarınızın sebebini bilen bilmiyorsa da sizden duyan kişiler oluyor.Uzaklaşmalarımın sizinle alakanız yok desenizde ''Başka kimlerle görüşüyorsun?'' gibi sorular sorup canınızı sıkan arkadaşlarınız oluyor evet..Seviyorsunuz hepsini de ama böyle yaptıkça daha çok uzaklaşıyorsunuz onlardan bun

23 Nisan

İnşaallah bir gün, tüm Dünya çocukları için hayat bayram tadında olur...! İnşaallah tüm Dünya çocukları 23 Nisan şenliklerindeki gibi mutlu olsunlar kendi ülkelerinde de..!

Acun Ilıcalı'nın Yüzünden!

 Haftasonu sirk geldi diye gidip görelim dedik.Gittik gitmesine de ilk defa gitmenin de etkisiyle birazCIK hayal kırıklığı yaşadık.Gerçi Amerikan filmlerindeki gibi bir sirk  olsa(şöyle aslanlı kaplanlı) pür dikkat izlerdik ama bu gün gittiğimiz sirk Yetenek Sizsiniz'e yakın olduğu için biraz sıktı bizleri.Çok daha iyilerini Yetenek Sizsiniz de gördüğümüz için sıkılmamız da doğaldı tabi :) Acun bunca yeteneği bizim gözlerimizin önüne sermeseydi belki daha mutlu ayrılırdık sirkten bu gün ...Aref gibi bir ilizyonisti izledikten sonra küçük bir kutunun içinde kaybolan bayana şaşıramaz olduk vesselam.. Gerçi çocukları memnun edecek gibiydi sirk!Kule yapıp Türk bayrağı açmaları ve sonunda bayrağı öpüp kuleden inen genç bir hayli alkış aldı çok da hoştu itiraf edeyim..Bir de ilk defa sirk sayesinde canlı canlı piton görmüş oldum  (genelde ölü olarak görüyordum da ) İyice geyiğe sarmadan yazıma son vereyim zira yazacak konu yok diye saçmalamaya da gerek yok yani.. Fotograf çekemedim (

...bir durum! (2)

-Bir polisiye film izleyeceksiniz ya da yeni bir polisiye romana başlayacaksınız katilin/katillerin yanınızdaki kişi tarafından söylenmesi ; fındık yerken içinde acı çıkması ve onu yutmuş bulunmanız tadında bir durum... -Bir toplulukta fıkra anlatıyorsunuz  herkesin gülerken birinin çıkıp ''Ben anlamadım bir daha anlatır mısın? ''demesi; karışık turşu yerken ilk önce biberi seçmeniz ve onun da zehir gibi çıkması tadında bir durum... -Sahilde yürüyor ve külahta dondurma yiyorsunuz sıcağın etkisinden ya da sizin sakarlığınızdan dondurmanın pat diye yere düşmesi; pilav yerken içinden taş çıkması ve sizin bunu dişinizle hissetmeniz durumu .. . -Yokuş yukarı araba kullanıyorsunuz ve önünüzden bir kamyon ya da yolcu minübüsü ağır ağır ilerliyor (üstelik sollama yasağı olan bir yerde) Kestane yerken en iştahlı şekilde elinize aldığınız kestanenin kurtlu çıkması gibi bir durum..(tadında yazmazdım ıyyy) -Tv de bir film izliyorsunuz ya da dizi ya da belgesel ..v.b a

İstanbul Hatırası

İlk defa Ahmet Ümit romanı okudum ve çok beğendim.Tavsiye ederim ..Gerçi İstanbul da yaşıyor olsam anlatılan yerleri bildiğim için  konusu geçen yerlerde geziniyor gibi de olurdum   a ma olsun böylesi de çok güzeldi.Tarih içinde de gezindiriyor r oman sizi..Ve okuyucuyu hiç sıkmıyor... Antika paraların resmini neden mi kullandım yazımda ? Kitabı okuyun da anlayın bir zahmet ;) İçimdeki kötü ses katillerin kim olduğunu söyle diyor ama korkmayın yapmayacam böyle bir ş ey...O kadar çok kişi arasında gidip geldim ki neyse ki biri tuttu .Ama o kişinin de katiller arasında olduğuna kesin k arar verebilmem için kitabı yarılamam gerekti o ayrı... Bakalım s iz hemen anlayabilecek misiniz seri katilleri.. İyi okumalar ,alıp okuyacaklar için.

''Mim'' Falan Değil Korkmayın!

AMA Bildiğiniz Ebelendiniz arkadaşlar.Hazırlamış olduğum  ''Bu da ne ya hu!'' tarzı  sorularımı cevaplamadan şuradan şuraya kaçamazsınız, haberiniz ola ! 1 -Dinlemekten sıkılmadığınız 3 müzik parçası deyiverin bakalım bize de bilgi olsun uşaklar 2 -Herkes muhakkak okumalı dediğiniz kitap var mi dur ?Var ise paylaşır misinuz? 3 -Gezdiğiniz/gördüğünüz en güzel yer (şehir ,mekan,bina bile olabilir) hayden biraz düşünün de paylaşın bizimle he mi ! 4 -Öyle bir yemek adı söyleyin ki ağzımızın suyu aksın da görelim beyler bayanlar . 5 -Dünyaya neden geldiğinizin asıl nedenini bilemezsiniz bilemeyiz ama var oluşunuzdaki en belirgin özellikleriniz ne ,örnek verir misinuz ?Aman ha kendinizi methediyor gibi algılanmasın yazdıklarınız polemiğe girmeyelum he mi! 6 -Bunu yazmazsam çatlarum.Aslen nerelisinuz ve doğma büyüme nerelisunuz ve yine şu an nerede (şehir tabiii) yaşıyorsinuz? 7 -Ve en geyik soruya sıra geldi.Hangi futbol takımını tutuyirsunuz? 8 -Aklın

...bir durum!

-Bir kayalıkta oturmuş mutlu/huzurlu bir şekilde rüzgarın  ıslığı eşliğinde denizi izliyorsunuz..İşte tam o an da Yunus balıklarının geçişi oluyor dans eder şekilde;dondurma üzeri çikolata ve fıstık tadında bir durum... -Kitapçıdasınız yeni çıkmış bir kitap var en sevdiğiniz yazarın.Ve sizin de cebinizde alacak paranız yok.Hüzün çökmüş yüreciğinizle dönüyorsunuz evinize ya da iş yerinize.Aynı kitabın arkadaşınız tarafından ''Sen bu kitabı okumak istersin'' diyerek size hediye edilmesi;sıcak simit yanında bir bardak çay tadında bir durum... -Derin derin eski bir dostunuzu düşünürken telefonun çalıp düşündüğünüz arkadaşınızın sizi arıyor olması;İskender kebap üzeri bol tereyağı tadında bir durum... -Sevdiklerimiz sevenlerimiz tabi ki çok fazla (şükür) ama bir büyüğünüzün gözlerinizin içine bakarak ''İyi ki varsın seni seviyorum'' demesi ;ekmek kadayıfı üstü kaymak tadında bir durum... -Çantanızı ya da kitaplarınızı ya da cüzdanınızı karıştırırk

Teşekkürler!

Öyle zamanlar olur ki kendinizi tanımaz hale gelirsiniz ve Rabbim karşınıza öyle birini çıkarır ki size kim olduğunuzu hatırlatır o kişi..Bu bir armağan gibidir aslında sizin için.Paketine bakmadan alır başınız üstüne alırsınız hediyenizi..Ve zaman geçtikçe armağanınızı tanıdıkça yüreğinizde DOST yeri edinir..Ve karşılaşma sebebinizi anlarsınız içinden çıkmaya çalıştığınız kuyudan kurtulma çabalarınız içinde...Zaman mekan,statü,kim olduğun(sanılan kişiliğiniz) önemli değildir, önemli olan paylaşımlar anlamalar/anlaşabilmeler yürek rahatlatabilmelerdir ...Dostluk kelimesini sorguladığım bir dönemde bana dost olabilen yürek, sana çok teşekkür ederim... ''Bazen.. Bir sayfa açarsın, gelir bakarsın. Görmek istersin yada duymak. Anlamsızca bakarsın işte. Sıcak bir selam belki de.  Bilirsin.. O da buralarda bakar öylece.  Düşünürsün... Anlam vermek için olanlara. Anlarsın.. Dostluk denen şey aslında ihtiyaçmış. Karşılıklı sıcak bir selamlaşmakmış. Hoş sohbet anını paylaşmakmış...