Pabucun Düşünce Dünyası

İki yıla yakındır blog yazarıyım.Yazdıkça yazdım ,yazdıkça çenem açıldı, çenem açıldıkça daha da çok yazdım;) Sağolsunlar okuyanlarım da oldu.Okuyanlar yani düşüncelerimi anlayanlar onaylayanlar ya da karşı çıkanlar,iltifat edenler ve eleştirenler hatta eleştiride aşıp kişiliğime bulaşanlar ;) bir çok kişi.Hepsinin de canı sağolsun. Şimdi blog aleminde '' Okuması En Keyifli Blog ''ödülü geziyor.Sağolsunlar; Gelibolu17 , GüLümSe, Kamikaze , mehbup, dostlarımda beni bu ödüle layık görmüşler .Çok teşekkür ediyorum kendilerine bu ince düşüncelerinden dolayı...Böyle yazınca da kendimi oskar almış sanatçı gibi hissettim:) şaka bir yana okunuyor olmak ,düşüncelerimin paylaşılması hatta eleştiri almak benim için  önemli.Hoş blog yazıyor olmam beni yazar falan yapmıyor ki öyle bir iddeamda yok.Ama anlaşılmak okunmak güzel bir duygu. ''Sen de yazsana'' sözünden yola çıkarak yazmaya başladım ve sevdim bu işi:) Sıkılınca, mutlu olunca, kızınca ,tepemden duman çık...

Hepimiz hatalar yaparız hatta bazen hatalarımızı savunuruz da..Bana kalırsa keskin çizgilerle koruma altına alıp, toplum içinde de sertçe dillendirme konusunda dikkatli olmalıyız..Hani ''değişim'' tek değişmeyen olgudur derler ya! Bu gün ateşlice itiraz ettiğiniz bir konuyu yarın bir  bakmışsınız siz savunur olurmuşsunuz.. Benim de başıma gelir bu tür şeyler.''Yok aman ben böyle bir şeye izin vermem,yapmam , yapılmasına izin vermem,beğenmem bunu, giymem bunu, yemem şunu, gitmem şuraya .''deyip yapmışlığım vardır.Ama bunları abartılı bir şekilde dillendirmem içimden söyler dururum :) Yarınımı bilemememin şüpheleri vardır aklımın bir köşesinde... Şöyle açayım,  kararlarımı vermeden önce duygularımı tartar, aklımda istişare yapar son şekline sokarım ve noktayı koyarım (ama her zaman parantez içi ünlem işaretim de olur gelecekle ilgili)Hayırlısını diler, kararımı uygularım olumlu ya da olumsuz sonuçlarına hazırlarım kendimi... Hangi örnekle açıklayacağım...

Hayat SENCE ya da BENCE diye ilerlemiyor...Bizi buraya gönderen bizim için en iyiyi yaratmış bir düzen üzere kurmuştur dünyayı ve yaşamı.Seçimi bize bırakmış..Ya aklımızı kullanır O'nun için yaşar Kur'an da anlatılanlara göre hayatını düzene koyarız ya da şeytana uyar onun fısıltıları doğrultusunda hayatımızı yaşarız..Her ikisinde de sonucunu biz oluşturursun...BU yolda mükemmel olamasak da safımız  önemlidir..Kalbimizde neyi büyütürsek Rabbimizde onu verir karşımıza! Mükemmel olamasak  da;cahilliğimizin farkında olup OKUma emri doğrultusunda O'nu tanımak için kitabını ve kainatını okuma gayretinde olunca şeytanın fısıltılarını da daha az duyarız diye düşünüyorum... O'nun yolunda yine yardımcımız O olacak inşaAllah... Rabbim kalbinde sevgisini taşıyan kullarının yardımcısı olsun ,doğru yolda sabit kılsın yüreklerimizi inşaAllah..

''Geçmişi özlüyor, bu günden şikayet ediyor geleceği bilemiyor,endişelenip korkuyoruz.. Sanırım çoğu zaman hayatı yaşamaktan çok kendimize zehir ediyoruz..'' (Pabuç iç ses)

   ''Sevdiğimi söylerken samimiyim ama sonradan bunun değişmeyeceğinin garantisini veremiyorum... Yürek bu, sevmek için sebepleri olduğu gibi bitirmek için de sebepleri oluyor işte..! '' (Pabuç iç ses)

Bu bir kamuoyu yoklamasıdır ;) Blog yazılarını ara sıra ya da sürekli okuyan kaç kişi olduğunu merak ediyorum.Tamam farkındayım çok meraklıyım ama her şeyin temelinde merak yok mudur ;) Yazma konusunda kabiliyetli değilim malum ama bu yazmayı sevmememi gerektirmez dimi yani ;) Seviyorum yazmayı,okumayı uf bir de konuşmayı :) Neyse konu kim vurduya gitmesin lütfen sayfamı tıklayan herkes cevaplasın sorumu.Blog yazılarımı okuyor musunuz, okumuyorsanız blogumu neden açıyorsunuz kaardeşim? :)) 500'e yakın blogu izlemeye almışım bir o kadarı da benim blogumu izliyor görünüyor.Kaç kişinin gerçekten yazılarımı takip ettiğini merak ediyorum. . Yorum yazmadan geçmeyiniz kırılırım bilesiniz ;)

Seviyorum, Samimiyim.. Sevilme kaygım olmadı sevgiyi içimde canlı tutmak kadar.. Güvensizlik sorunum olmadı güveniyorsam bu beni ilgilendirir... Sıkıldığımı,sevdiğimi,düşündüğümü ,fikrimi açıkça söylemekten kaçınmam,  Beni tanımak isteyenlerin bilmesi gerekenler.. Çabuk kızsam da çabuk tepki göstermem,hayat beklemeyi öğretti var olsun.  Hayret ettiklerini ya da belki şikayet ettiklerimi benim de yapıp pişmanlık duyduğumda oluyor... Ağladığımdan çok gülüyorum ,gülmeyi seviyorum güldürmeyi de.. Gülmek boş boş etrafa ses yaymaktan öte rahatlamak rahatlatmaktır diye düşünürüm.. İç sesim biri için değerli diyorsa ona güvenirim ama beni hayal kırıklığına uğratır mı diye telaş yapmam.. Beraber gülebildiğim her konuda konuşabildiğim insanlarla vakit geçirmek hoşuma gider.. İzlerim,dinlerim,söylerim ,beklerim.. Herkes kadar ağlarım, Şikayet eder sonrada pişman olurum.. Kabiliyetim yoktur ama yazarım  Aklıma estikçe de çizerim... Sorarım,açıklarım,hüsnü zanda bulunurum. Cahilim, ok...

  Hayatını Allah için yaşayan, Allah için adım atan yürüyen,geceleri zikirlerle dualarla yaşayan insanların var olduğu bir dünya da ''Nasılsa Allah affeder rahmetine sığınıyorum '' ve ''Benim kalbim temiz Allah biliyor '' ya da ''Hidayeti bekliyorum zamanı gelince ben de yapacam ibadetlerimi'' ve yahut ''Amaaann kötü biri değilim ne eksikleri olanlar var,ben yine iyiyim din konusunda''  diyecek kadar gaflet içinde olmak utandırıyor!   Konu üzerinde yüreğin hiç susmuyor ama parmaklarım yazma konusunda kısıtlı.Kim olduğunu hatırlamıyorum ama şöyle bir söz söylemiş:'' Namaz gündelik işlerimizin arasında sıkıştırılacak bir ibdaet değildir.Hayatımızı namaz vakitlerine göre ayarlamalıyız'' Ne kadar anlamlı bir söz...Ve biz ibadetleri öyle hafife almışız ki Allah günahlarımızı affetsin..Ne cesuruz ne gamsızız, ne gafiliz :(   Maddi bakımdan kendimizden iyilere bakarken,manevi konularda kendimizden kötülere(!) ba...

Rüyalar.. Enteresan şeyler..Bir kaç saniye içerisinde hiç görmediğiniz yerlerde gezip hiç tanımadığınız insanlarla konuşursunuz..Bazen hayalleriniz de bile düşünemediğiniz güzelliklerle karşılaşır bazen de sizi yataktan sıçratacak kadar korkarsınız..Bazen en çok özlediğiniz dostlarınızla hasret giderir bazen birilerinden nasihatler dinlersiniz.. Sizi derinden etkileyen rüyalar görürsünüz bazen.Hatta gün içerisinde aklınızdan çıkmaz, öyle bir etki..Sizin de var mıdır bu tip rüyalarınız beni çok etkileyen rüyalarım olmuştur..Hatta bir kaç sene sonra devamını gördüğüm rüyalar olmuştur.Hayatta hiç bir şeyin tesadüf olmadığına inanırım rüyalarında aynen... Bazen rüyalar size ikaz niteliğinde de olabiliyor! Yaptığınız ki bazen farkında bile olmadığınız hatalarınız rüyalarda yüzünüze vurulur.Bazen ölüm anınızı görürsünüz ve korkuyla uyanırsınız ve şükredersiniz geç kalmadığınıza...Vardır böyle ikazlı rüyalar (anlayana) Uzun zamandır görmediğiniz kişilerin sıkıntılarıyla ilgili rüyalar gör...

Sana layık ümmet olamamanın ezikliğiyle yazıyorum yine... Seni örnek almanın insan olmanın gereği olduğunu biliyorum ama Seni gerçekten örnek al(a)mıyorum bunun yüzsüzlüğüyle yine yazıyorum... Seni anlamak demek Kur'anı okuyup anlamak demek biliyorum ama Kur'anı da gerçek anlamda okuyamamanın utancıyla yine yazıyorum... Seni sevdiğimi söyleyip Senin insanlara karşı hoşgörünü düşününce ben de hoşgörüden eser yok onu anlamanın sıkıntısıyla yine yazıyorum... Bana Yaratanımı anlatmak için gönderildiğini bilip Sana gereği gibi değer verememenin ezikliğiyle yazıyorum yine... Sevgililer Sevgilisi(s.a.v.) ; Seni gerçekten sevseydik, cami de başka sokakta başka olur muyduk?  Seni gerçekten sevseydik,komşumuz açken hatta bombalanırken rahat uyur muyduk? Seni gerçekten sevseydik,başkaları için de isteyeceklerimizi sürekli kendimiz için ister miydik? Seni gerçekten sevseydik, kardeşlerimize karşı güvensizlikten bahseder miydik? Seni gerçekten sevseydik,bir birimizi kınayıp durur muyduk? ...

 Tarihte kahramanlara ya da devlet adamlarına ya da hiç bir şey yapmasada bir şekilde o topluma mal olmuş kişiler incelendiğinde dikkat çeken bir şey var. Onları yüceltmek isteyen zavallılar bazı yöntemlere başvururlar.Örneğin;bir hayvanın sırtını okşamıştır ya da kuşları sevmiştir,Clinton amcanın burnunu sıkmıştır.Bu ve buna benzer olaylardan bahsediyorum.  Daha da ileri gidelim,balinaları kurtarmaya çalışanlar çok çok gündemde olan küresel ısınma ve dünyayı kurtarmaya çalışanlar.Siz siz G-7, G-8, G-20, B.M, NATO,IMF,FAO,WHO …ve sizin gibi dünyanın anasını ağlatanlar.Siz hiçbir şey yapmayın,durun durun kımıldamayın hiçbir şeye karışmayın dünya zaten kurtulur! Bakın sizin müdahale etmediğiniz her yerde düzen mükemmel işliyor(Güneş Sistemi,karıncaların yuvaları, arıların petekleri,börtü böceklerin hayatları…v.b)Yeter ki siz kurtarmaya çalışmayın! Okyanuslardan uzak durun oraları da kurutmayın…  Bir de zarardan başka hiçbir şeyi olmayan büyüklerimiz var(!) Bazen beyaz baz...

Biliyorum her sıkıntı Senden uzaklaşmamdan kaynaklanıyor, biliyorum mutluluğu başka yerlerde aramaya kalkıştığımda yüreğim sıkışıyor beni ikaz ediyor, biliyorum Sen sevdiğin için ikazlarda bulunuyorsun,biliyorum ama öyle bir gaflet bürümüş ki dört bir yanımı…üzülüyorum … Boşluk halinde insan dünyayı boş gözlerle izliyor..Aklı almıyor yapılanları/yapılmayanları..Haksızlıkları,saygısızlıkları,dikkatsizlikleri…Güllük gülistanlık olmayan hayatta kimse kimseyi anlamıyor,mutlu edemiyor..İnsan anca kendi isterse mutlu olabiliyor huzuru bulabiliyor.Ruhunu besleyecek şeyler huzuru da yanında getiriyor beklentiler ve gerekleşemeyenler de insanı kara deliklere çekmeye çalışıyor.Çekilmemek için direniyorsun.Kırılmalara rağmen,haksızlıklara rağmen direniyorsun çünkü yüreğin sevgisini söndürmemiş onun için direniyorsun her türlü olumsuzluklara rağmen direniyorsun.. Hayat bir roman ve herkes kendi romanın kendi yazıyor ..Yaşananları da senin yazdığın gibi kimse anlamıyor/anlayamıyor.Ve seni anlamay...

Rüzgarı hissetmiyorsan eğer saçlarında Unutmuşsan eğer bir çiçeğin kokusunu Tanımıyorsan aşkı ve paylaşımı Kalbinin atıp atmadığından şüphelenmelisin Onun sesine kulak vermeden yaşadım diyemezsin Yaşamak kalbinin çığlıklarını duyabilmektir Zaman sadece var olduğun süredir Işığın aydınlatmıyorsa tüm dünyayı Sadece var olmuşsun demektir. Neden var olduğunu bile anlamadan, Aydınlığa kavuşamadan gideceksin demektir. Karanlık aydınlığın maske takmış halidir Maskelerini çıkarmadığın sürece İçindeki güzelliği asla fark edemezsin. ''Kanatsız Uçan Kuşlar'' kitabınan alıntıdır

Benim acilen; ince düşünen, bir çocuğu bile kırmaktan kaçınan ,önce başkalarını sonra kendi menfaatlerini düşünen biriyle tanışmam lazım…Öyle biri varsa bunu gözlerimle görmek istiyorum, menfaatlerini göz ardı etmiş birinin anlattıklarını dinlemek hayatından ders almak istiyorum.. Bu hayatın bu kadar da bitik olmadığını bana inandıracak bir dost istiyorum.İnsanlık ölmedi biliyorum ama insanlığı bir bütün halinde birinin gözünde gönlünde görmek istiyorum..Sevginin gerçek anlamını bilen ve hayatını bu noktadan genişleten birini tanımak ,ümitlenmek istiyorum.. Şikayet etmeyen birini tanımak istiyorum..ŞÜKÜR kelimesini candan söyleyen birini bir sefer bile olsa görmek /tanımak istiyorum.. İnsanları tanımak adına gerçekleri görüyor olmak midemi bulandırıyor bazen..Katı bir insan mıyım bilemiyorum  ama riyakarlıktansa  böyle katı biri olarak algılanmayı tercih ederim.. Menfaat ve bencillik insani tüm vasıfların önüne geçmiş artık..Ve bu bir salgın gibi yayılıyor bu durum ben...