Ana içeriğe atla

Sadece Kur'an ve Son Peygamber!

Gereksiz bir merak ama yinede paylaşacağim: 
Peygamberimiz zamanında yaşasaydık 1.5 milyar olduğu söylenen Müslümanların kaçı İslami kabul ederdi acaba? Hadis yok, rivayet yok, mezhepler yok ,alimler yok sadece Son Peygamber ve Kur'an !


Önüne geleni Cehennemlik ilan eden ama sevdiğini söylediği Peygamberini örnek alıp Kur'anı okuyup anlamaya çalışma zahmetinde bile bulunmayan dindarlar(!) mesela ne yaparlardı ! Ya da dini işine geldiği kadarıyla alıp işine gelmeyen ayetleri öteleyenler ne konumda olurdu ! Cömertlikten bahsedip zekata sıra gelince kırkta biri zerre geçirmemeye çalışanlar peki ! Altın tuvaletlere sahip olanları söylemiyorum bile ! 

İslam ülkesi adını alıp, gayri müslimlerin kulu kölesi olmaktan din kardeşlerini görmeyenler mesela ! Dürüstlükten,haktan hukuktan dem vurup elinin altındakilerinin ücretleri vermeyip onlardan kestikleriyle parasına para katıp ''yığdıkça yığan''lara  ne demeli ! Oruç haliyle kusurlu olduğunu bildiği malı satanlara, tartıda her türlü ince üçkağıtçılığı yapıp oradan kazandığı parayla geçinenlere ! Helal haram düşünmeden ,kul hakkını hesaba katmadan her türlü kazancı hakkı görenler o gün nerelerde olurlardı ki ! 

Hocasına Şeyhine verdiği değeri kitabına (Kur'ana) vermeyen, onları dinlediği kadar Kur'an okuyup dinlemeyenler ne düşünürler mesela benim bu sorum karşısında ! Ya da merak ediyorum ''Benim kalbim temiz'' demek yeterli olur muydu o zaman da ! 

Devenin eğri boynuyla ilgili bir atasözü vardır hepiniz bilirsiniz. Garibim deve '' Nerem doğru ki !'' diye güzel bir cevap vermiştir bu ata sözünde.Bizim durumumuz da bunun gibi biraz.Öyle çok hatamız yanlışımız var ki neremizi düzeltmekten başlasak bilemiyoruz. En büyük yanlışımızın ne olduğu da ortada ve biz bu yanlışı dile getirenleri de suçlayıp duruyoruz!...

Allah sonumuzu hayır eylesin...

Yorumlar

Zihni Yıldız dedi ki…
Dünya imtihan dünyası. Bizim nasibimize de böyle bir zamanda yaşamak düştü. İfrat ve tefrit yollarına sapmadan istikamet üzere olmak, sırat-ı müstakimden ayrılmamak en güvenli yoldur diye düşünüyorum acizane.
Allah sonumuzu hayr eylesin.
Vesselam...
Adsız dedi ki…
Allah'ın sevgili kuluymuşuz ki müslüman bir ailede dünyaya gelmişiz. Söylediklerini daha evvel ben de düşünmüş o kadar dirayetli olamayabileceğime kanaat getirmiştim. Ama eminim ki biz müslüman olmasak bile kul hakkı yemeyecek kadar erdemli olurduk.
Pabuc dedi ki…
Bizler de hurafelerle savasiyoruz
Ramazan dedi ki…
Cevap çok basit "Azınlık" tıpkı o dönemde oldugu gibi.Bakma Mekke fethedildiginde çogunlukta olduklarına, Resulun defnedildiginde kaç kişi vardı ve vefatıyla nasıl dagıldıkları bize gerçekleri haykırıyor samimi müminlerin "azınlıkta" oldugunu.

Bu blogdaki popüler yayınlar

Mektubum Var!

   Yine  yıllar  öncesine  geri   dönüp bi anımı yazacam annemin de  bu yazımı okuyacağını bile bile:) Hoş belki de bunca zaman sonra annem bile unutmuştur  bu olayı ,onun için ona da bi hatırlatma olur:))    Lise yıllarıyla ilgili bir yazım vardı hatırlayanlar olur aranızda işte yine aynı dönem içirisinde ben böyle aklım bir karış havada evden okula ,okuldan eve gidip gelirken gözüm bişey görmezken evdeki aile cemaatinden kopup aklımı fikrimi bir  kişiye odaklamışken farkedememişim hal ve hareketlerimdeki (sanırsam olumsuz) değişiklikleri...Odamdan çıkmamalar ,gizli telefonlar , herşeyin ben bilirim havaları ve beni sevenlere karşı ukala davranışlar almış başını gitmiş (hala hatırlamıyorum o derece kendimde olmama hali yani:)  her zaman derim aşk başa gelince akıl yıllık izne çıkar bu doğaldır:P) Benimle iletişim kurmaya çalışan anneme artık nasıl davrandıysam kadıncağızın demekki canına tak etmiş ki  sitem edeceğine ve didişeceğine  bana 4 sayfalık mektup yazmış ve defterimin için

Bir Bakar mısınız?

Bu bir kamuoyu yoklamasıdır ;) Blog yazılarını ara sıra ya da sürekli okuyan kaç kişi olduğunu merak ediyorum.Tamam farkındayım çok meraklıyım ama her şeyin temelinde merak yok mudur ;) Yazma konusunda kabiliyetli değilim malum ama bu yazmayı sevmememi gerektirmez dimi yani ;) Seviyorum yazmayı,okumayı uf bir de konuşmayı :) Neyse konu kim vurduya gitmesin lütfen sayfamı tıklayan herkes cevaplasın sorumu.Blog yazılarımı okuyor musunuz, okumuyorsanız blogumu neden açıyorsunuz kaardeşim? :)) 500'e yakın blogu izlemeye almışım bir o kadarı da benim blogumu izliyor görünüyor.Kaç kişinin gerçekten yazılarımı takip ettiğini merak ediyorum. . Yorum yazmadan geçmeyiniz kırılırım bilesiniz ;)

Gereksiz Bilgi ;) Bakalım Kim Ne Burcu !!!

  Tamam ya ne kızıyorsunuz bu kadar meraklıyım diye ;) Dünkü postla bi tezat oluşturmuş olabilir bu post ama merak işte..Yazacak konum kalmadığı için değil :) Sakın aklınıza öyle bişey gelmesin...Ben, herkes kendi özelliklerini (birileri uydurup yazmış) öğrensin diye böyle bişey yaptım..!! ;) Okuyun bakalım ''Aynı ben, aynı ben !'' diyecek misiniz ? :) ASLAN ERKEK:   Yufka yüreklidirler. O canı pahasına bile dişisini korur. Karizmatiktir. Kelimenin tam anlamıyla ''dişi''lerden hoşlanırlar. Aslanlar evlerine, ailelerine çok bağlı tiplerdir fakat bir gözleri de hep dışarıdadır. Eşlerinin çalışmayıp evde oturmasını isterler. Onlar sanki baba olmak için yaratılmışlardır ASLAN KADIN: Her zaman bakımlı, zarif, dikkatlidirler. Çok pratik, işlevsel bir zekaya sahiptirler. Gece hayatını severler. Yaşam zevkleri pahalı olur. Kendisine olan güveni son derece gelişmiştir. Özgürlüklerine düşkündürler. Erken çocuk sahibi olmaya pek yanaşmazlar. YENGEÇ ERKEK