Kur'an-ı Kerim'i orjinal dilinden dinlemeyi de okumayı da çok seviyorum.Bana inanılmaz bir huzur veriyor tefekkür anlarında ondan daha güzel bir huzur kaynağı bilmiyorum. Özellikle de Arapların kıraatlerini çok beğeniyorum. AMA...
Kur'anın gönderiliş amacının daha önemli olduğunun da farkındayım. Ne diyor Rabbimiz: ''İşte bu, kendisiyle uyarılsınlar, Allah'ın ancak bir tek tanrı olduğunu bilsinler ve akıl sahipleri iyice düşünüp öğüt alsınlar diye, insanlara bir bildiridir''(İbrahim 52) Onun için Orjinal haliyle okurken huzur bulduğum kitabımı bir de kendi dilimle okuyorum ki yolumu da bulayım; beni Rabbime ulaştıracak yolu !
Ben de kolaya kaçıp :''Ben okusam da anlamazmışım, ilmim yetmezmiş(ki bu kitap ilim adamlarına inmedi ilim sahibi olmamız için indirildi)'' diyerek dinimi sadece dinleyerek öğrenmeyi seçebilirdim. Hatta sürekli orijinal haliyle okuyup (düşünmeme gerek kalmadan) sevaplarıma sevap kattığımı düşünerek, Allah'ın benden ne istediğini bilmeden bir ömür de geçirebilirdim.Ama yapmadım yapamadım çünkü fıtratımdan gelen bir özellik sanırım çok fazla soru soran bir insanım.
Çocukken Cennetin sınırsızlığıyla ilgili sorular sorardım babama. Sonrasında hangi ibadetleri neden yapmamızı emretmiş Allah demeye başladım ve Rabbime binlerce (sonsuz) şükürler Kur'anı anlamından okumaya başladım.Okudukça bizim yaptığımız çoğu şeyin Kur'an da yeri olmadığını gördüm.Çoğu dinde var diye yaptığımız şey gelenekten gelen şeylerdi , günah denilen şeyler de toplumda ters karşılanan şeylerdi!...
Ve bize anlamazsın denilen Kur'anı her defasından (her okuyuşta ) daha net anlamaya başladığımı fark ettim.Yine Rabbimin buyurduğu gibi yapıyor Kitabımı öyle okumaya başlıyordum.''Kur'ân okuduğun zaman, o kovulmuş şeytandan Allah'a sığın!(Nahl 98) Ve anlamayı Rabbimden istiyorum ve Rabbime şükür o bir şekilde daha geniş düşünerek anlamamı sağlıyor.İlmine güvendiğim insanların bilgilerinden de yardım alıyorum daha geniş düşünebilmek daha derin anlayabilmek için ama önceliğim kendi okumam.Çünkü önce Rabbimin benden ne istediğini benim okumam lazım.
Kur'anda kesinlikle anlaşılmayacak bir şey yok herkes kapasitesi kadar anlıyor bir gerçek de şu ki siz ne kadar önem verirseniz anlama kapasiteniz de o oranda artıyor. Siz kitabınıza zaman ayırdıkça o da size açıyor kendini. Nİyetinizde ne varsa Rabbim öyle olaylarla ve kişilerle de karşılaştırıyor sizi.Ben Kuran okumaya başladığımdan beri Rabbim hep karşıma ilim sahiplerini (ilim sahibi derken sadece diplomalı insanları düşünmeyin lütfen) çıkarıyor karşıma. Ve insanları okumayı da öğreniyorsunuz kitabınıza bağlı kaldığınızda. Biliyorsunuz ki her şey ama her şey imtihan dünyasına ait bir soru ve cevap bizim için!
Kur'an size hem ne kadar özel olduğunuzu öğretiyor hem de haddinizi öğretiyor.Allah'ın size zorluk istemediğini sadece dünyada en güzel nasıl yaşayabileceğinizi anlatıyor ve bu dünyada güzel yaşarsak ahiretimizin ondan da güzel olacağı müjdesini veriyor.
Şimdi insanlara sürekli Kur'an okumalarını söylüyorum. Çünkü korkularım beni hasta etmişti bir dönem. Din korkunç bir şey değildir, din hurafelerden uzaktır, insanı ürkütmez insana en doğruyu gösteren yoldur ....Bize çok yanlış anlatıldı güzel dinimiz ve biz şimdi gerçek dini öğrendikçe şaşkınlık yaşıyoruz. Biz bir birimizin Cennetlik mi Cehennemlik mi olduğuna karar verecek kadar hadsizleşmiştik. Üstelik bunu insanların dış görünüşlerine ve de hatalarına bakarak yapıyorduk (sanki başkalarının yaptığı hataları kendimizin yapmayacağından eminmişiz gibi) Okumadığınız zaman başkaları hakkında konuşmayı zanlarda bulunmayı da hakkınız gibi görüyorsunuz ne büyük tehlike ! Hatta kibriniz sizi idare ediyor da farkına varamıyorsunuz ! Şeytanın emirlerine uyuyorsunuz da kendinizi Allah yolunda sanıyorsunuz !
İslam olduğunuzu söylüyorsanız Allah'ın size gönderdiği kitabı okumama lüksüne sahip değilsiniz. Bu gün, bir yabancı Başbakan size mektup/davetiye gönderse hemen tercüman bulup tercüme ettirir okutur içinde ne yazıyor öğrenirsiniz. Başbakanın dilini öğrenmek için beklemezsiniz .Peki fani bir insandan gelen mektuba böyle zaman ayırabilirken Yaratanın kitabını duvarlara asıp sadece yüzünden okumanın adına ne demeliyiz !
Bakın Rabbimiz ne diyor :''ve bu (vahiy) şüphesiz senin ve halkın için bir şeref ve itibar (kaynağı) olacaktır ama zamanı gelince hepiniz (ona karşı tutumunuzdan dolayı) hesaba çekileceksiniz.(Zuhruf 44)
Şimdi hesaba çekileceğimiz kitabımızı okumazsak yarın sorulan sorular karşısında mazeretimiz ne olacak bi düşünmeliyiz ! Ki o zaman mazeretler de kabul görmeyecek!....
Yorumlar