Ana içeriğe atla

Varlığınız Varlığıma Armağan

Fotograf  bana ait değildir, paylaştığım için de sahibi kızmaz diye düşünüyorum  :)

  Kendini ifade etme konusunda zorluk çekmedim hiç.Beni,canı istediği gibi algılayanlar ve kendimi ifade etmeyi istemediğim kişiler konunun dışında.Genelde hangi konuda nasıl bir düşüncem olduğunu ifade ederim.Özellikle yanlış olduğunu düşündüğüm konularda fikirlerimi belirtirim.Çünkü tembelim, sürekli aynı konularda fikir/davranış/görüş karmaşasının içinde olmaktan sıkılıyorum.Yanlış bildiğim ama doğru sandığım bildiklerimin yanlışlığını gördüğümde de bunu belirtmekten çekinmem.Belki kelime hazinem çok zengin değil ama hafızamdaki kelimeler ve mimiklerim kendimi ifade etmemde bana yetiyor gibi gibi...

  Eskiden ,başkaları için sıkıldığım ortamlarda kalıyordum şimdi onu da yapmıyorum.Yapmaya çalışsam da başarılı olamıyorum elimde değil,ortamdan kopuyorum ve daralıyorum bir süre sonra.Ben de hem bu durumu yaşamamak hem de insanlara karşı riyakar olmamak için istemediğim ortamlara katılmıyorum.Kalın çizgilerle ''Asla''demiyorum ama elimden geldiğince ruhuma iyi gelen ortamlarda mekanlarda olmaya çalışıyorum.Kendi doğrultunuzda yaşadığınızda kimileri sizi olduğunuz gibi kabullenip seviyor kimileri de zanlarıyla yargılıyor ya da öteliyor.Her iki tarafta sağ olsun, var olsun diyecek söz yok.


  Aslında bu gün, yazılarımı okuyan dostlara teşekkür etmek istiyorum.Blogumu ilk açtığımda ciddi anlamda berbat yazıyordum geri dönüp baktığımda kendimden utanıyorum o derece kötü yazmak!...Ama büyük bir sabırla beni takip eden herkese teşekkür ederim.Sürekli söylüyorum ben sadece beni mutlu ettiği için yazıyorum.Sıkıntılarımı, düşüncelerimi, mutluluklarımı yazmak beni rahatlatıyor...Blogum olmadan önce de yazardım ben ;onlarca günlüklerim var mesela.Hatta sevdiğim insanlara küçük notlar /mektuplar yazar kitap aralarına ya da çantalarına koyardım.Sinirlendiğim zaman bunu yazar sonra da sinirim geçtikten sonra yırtardım(saklayıp da tekrar hatırlamak hoş olmaz diye)Bazı gazete ve dergilere yazılar yazar gönderirdim falan...


  Şimdi blogum var hem yazıyor hem rahatlıyor hem de tatlı bir tebessüm haline bürünüyorum.Yazılarımı okuyanların olduğu görünce ve özellikle düşüncelerimi anlayanlara çok çok teşekkür ediyorum.Bazen yorum yapanlara bakıyorum ve  bazıların şaşırıyorum ! Yazma işinde gerçekten çok çok iyi olan bazı dostların benim gibi dil bilgisinden bihaber birinin yazılarını okumalarına hayret ediyorum (ama çok da mutlu oluyorum)Demek ki diyorum en azından fikirlerimi/düşüncelerimi bir şekilde ifade edebiliyorum.Kırık dökük cümlelerim demek ki asıl beni yansıtabiliyor...Gerçi yazı dili her türlü yanılgıya da yol açabiliyor-sonuçta sözlü iletişimde de karşı tarafın sizi anlayabildiği kadardır kendinizi anlatabilmeniz-onun için tüm eksikliklerime rağmen blog yazılarımdan beni anlayabilenlerin olması güzel bir duygu.


  Tek tek isimlerinizi saymak istemiyorum sizler biliyorsunuz zaten benim dost dediğim kişilerin SİZ ler olduğunuzu.Beni ciddiye aldığınız, samimiyetimi anladığınız, sabırla yazılarımı okuduğunuz ve yorumladığınız için, yanlışlarımda düzelttiğiniz için,fikirlerinizi maillerle bile belirttiğiniz; arkadaş dost ,abi ,kardeş olduğunuz için,benim dünyaya bakışımı genişletecek yazılarınız için ve yorumlarınız için,iyi niyetli destekleriniz için ,dostluğun mekanla ve mesafeyle sınırlı olmadığını gösterdiğiniz için, iyi insanların,düşünen bilinçli insanların var olduğunu hatırlattığınız için, daha öğrenecek dağlar kadar çok şeyim olduğunu anımsattığınız için,sizlerle birlikte yazmayı öğrenmeye başladığım için,doğruları doğru yerde aramanın dikkatini çektiğiniz için,hayatı yargılamadan okuyarak yaşamam gerektiğini yine yeniden hatırlattığınız için sizlere çok çok teşekkür ederim.İyi ki varsınız iyi ki net ortamında bile olsa karşılaşmışız...Hayatıma çok güzel renk kattınız...Sizleri seviyorum ve bu sevgi hiç kimsenin belirlenmiş sınırlarla kısıtlayamayacağı bir sevgi...


Saygılarımla...


BU ŞARKIYA TEK KELİMEYLE BAYILDIM .UZUN SÜRE DİNLERİM BU PARÇAYI DA..

Yorumlar

Adsız dedi ki…
Bu sefer bakıyorum da TDK' lık pek bir şey yok. Seni kahverengi kuşağa terfi ettiriyorum çekirge :))))

Ve bilmukabele... :)
Pabuc dedi ki…
Teşekkürler Öretmenim ;) (al sana koca bir yazım hatası)

Çekirgeler kuşak değiştirdiğinde peygamber devesi oluyorlarmış doğru mu ki ;)))

Teşekkürler,var olasın...
Unknown dedi ki…
Sizin slogan olarak kullandığınız bu özdeyiş en güzel yorum olacak bence: Bir kez olsun aynı şeyleri hissetmeyi başarabilen iki (üç beş on yüz) insan birbirini hep anlayacaktır.
Sağ olun ince ve samimi paylaşımlarınız için. Yazılarınızdan hissediyorum ki zor günlerinde dostlarınız için yaslanılacak şefkatli bir omuzsunuz siz. İyi ki varsınız.
Saygılarımla...
Pabuc dedi ki…
/Kalemzade Kamil,
Teşekkür ederim yorumunuz için ve ışık olan yazılarınız için ve olumlu sözleriniz ve samimiyetiniz için...Zor günlerinde dostlarımıza omuz olamıyorsak o omuzu neden taşıyoruz diyebiliyoruz şükür ve yapmadıklarımızı yazmıyoruz şükür..Doğru ya da yanlış düşündüklerimi hissettiklerimi ve yaşadıklarımı yazdım şimdiye kadar ve şükür ki bu doğrultuda oluştu dost dediklerim..

Saygının çoğu da bizden size... Rabbim bilgisi temiz sizin gibi insanların sayısını arttırsın etrafımızda inşaallah...
Adsız dedi ki…
Sakin ol çekirge.Bu eğitiminde geldiğin yeni bir evre. Kuşak değiştirdin dedik sen birden foton kuşağına geçtin...Daha çok çalışman lazım gevşeme hemen...:DDDD
Pabuc dedi ki…
hahahah GÖK-TÜRK
sen bunları dedikten sonra bi'şey değil
peygamber develeri kendilerini bulunmaz hint kumaşı sanacak.Paralel evrene geçmekle bir tuttun sen p.devesi olabilmeyi ya hu ;)
Adsız dedi ki…
Olsun çekirge hiçbir evreyi hafife alma. Durduk yere kuşak çatışmasına girmeyelim... :)
Pabuc dedi ki…
Peki ,başka bir zaman çatışırız :))
sessizgemi dedi ki…
Pabuç, uzun zamandır kimseye yorum yapamıyorum doğru düzgün ama vakit buldukça okuyorum sevdiklerimi, sen de onlardan birisin. İyi ki varsın, iyi ki yazıyorsun, hep buralarda ol kaybolma bir yere sakın..
Pabuc dedi ki…
/sessizgemi,
güzel ülkemde internet var olduğu sürece burada yazmaya devam edecem inş. Teşekkür ederim...
Aliyah Muhammed dedi ki…
Emekli olmuşsunda; gidiyormuşsun, veda konuşması yapıyormuşsun gibi geldi bana. Duygulandım haa. :)
Yazdıkların için teşekkür ediyorum. Belki haddim olmadan kendimi o dost, kardeş, abi tanımlarının içine koydum ama gerçekten yazılarını okumak güzel, Birgün bir dergide bir köşede yazınızı görürsem hiç şaşırmam.
Pabuc dedi ki…
/Aliyah Muhammed,
tabiki dost kardeş dediklerim arasında sen de varsın gönül rahatlığıyla üzerine alınabilirsin yazıyı:)

Nasip inşaallah benim de hayallerimin için de var bir gün bir gazete ya da dergi de yazmak (hayal işte)

Teşekkürler sabırla takip ettiğin için yazılarımı...
Unknown dedi ki…
Hayatına renk arayanların uğrak yeri Pabucun düşünme dünyası!
Düşünmeyi seven,yanlızlığı dost edinmekten kaçanların,mutluluğa cümertçe ortak edildiğin, haksızlıklara haklı bir ses bulduğun yer...
birde üstüne teşekkür alıyoruz ,daha ne olsun :))
Pabuc dedi ki…
/Gökhan Tunç,
çok hoşuma gitti hayatına renk arayanların blogumda buluşmasını :) Varolun inş.

Çok teşekkürler yeniden..
Adsız dedi ki…
a aaa ben bu yazıyı kaçırmısım...
malum bu ara huysuzluğum üzerimde pabuç idare ediniz:))

yazıya gelince...
ne diyim simdi :))

hislerimiz karsılıklıdır.
Pabuc dedi ki…
biliyorum @absalom
zira kaç tane hem yay burcu hem de laz olan blogger var şu alemde ;)

Bu blogdaki popüler yayınlar

Mektubum Var!

   Yine  yıllar  öncesine  geri   dönüp bi anımı yazacam annemin de  bu yazımı okuyacağını bile bile:) Hoş belki de bunca zaman sonra annem bile unutmuştur  bu olayı ,onun için ona da bi hatırlatma olur:))    Lise yıllarıyla ilgili bir yazım vardı hatırlayanlar olur aranızda işte yine aynı dönem içirisinde ben böyle aklım bir karış havada evden okula ,okuldan eve gidip gelirken gözüm bişey görmezken evdeki aile cemaatinden kopup aklımı fikrimi bir  kişiye odaklamışken farkedememişim hal ve hareketlerimdeki (sanırsam olumsuz) değişiklikleri...Odamdan çıkmamalar ,gizli telefonlar , herşeyin ben bilirim havaları ve beni sevenlere karşı ukala davranışlar almış başını gitmiş (hala hatırlamıyorum o derece kendimde olmama hali yani:)  her zaman derim aşk başa gelince akıl yıllık izne çıkar bu doğaldır:P) Benimle iletişim kurmaya çalışan anneme artık nasıl davrandıysam kadıncağızın demekki canına tak etmiş ki  sitem edeceğine ve didişeceğine  bana 4 sayfalık mektup yazmış ve defterimin için

Bir Bakar mısınız?

Bu bir kamuoyu yoklamasıdır ;) Blog yazılarını ara sıra ya da sürekli okuyan kaç kişi olduğunu merak ediyorum.Tamam farkındayım çok meraklıyım ama her şeyin temelinde merak yok mudur ;) Yazma konusunda kabiliyetli değilim malum ama bu yazmayı sevmememi gerektirmez dimi yani ;) Seviyorum yazmayı,okumayı uf bir de konuşmayı :) Neyse konu kim vurduya gitmesin lütfen sayfamı tıklayan herkes cevaplasın sorumu.Blog yazılarımı okuyor musunuz, okumuyorsanız blogumu neden açıyorsunuz kaardeşim? :)) 500'e yakın blogu izlemeye almışım bir o kadarı da benim blogumu izliyor görünüyor.Kaç kişinin gerçekten yazılarımı takip ettiğini merak ediyorum. . Yorum yazmadan geçmeyiniz kırılırım bilesiniz ;)

Gereksiz Bilgi ;) Bakalım Kim Ne Burcu !!!

  Tamam ya ne kızıyorsunuz bu kadar meraklıyım diye ;) Dünkü postla bi tezat oluşturmuş olabilir bu post ama merak işte..Yazacak konum kalmadığı için değil :) Sakın aklınıza öyle bişey gelmesin...Ben, herkes kendi özelliklerini (birileri uydurup yazmış) öğrensin diye böyle bişey yaptım..!! ;) Okuyun bakalım ''Aynı ben, aynı ben !'' diyecek misiniz ? :) ASLAN ERKEK:   Yufka yüreklidirler. O canı pahasına bile dişisini korur. Karizmatiktir. Kelimenin tam anlamıyla ''dişi''lerden hoşlanırlar. Aslanlar evlerine, ailelerine çok bağlı tiplerdir fakat bir gözleri de hep dışarıdadır. Eşlerinin çalışmayıp evde oturmasını isterler. Onlar sanki baba olmak için yaratılmışlardır ASLAN KADIN: Her zaman bakımlı, zarif, dikkatlidirler. Çok pratik, işlevsel bir zekaya sahiptirler. Gece hayatını severler. Yaşam zevkleri pahalı olur. Kendisine olan güveni son derece gelişmiştir. Özgürlüklerine düşkündürler. Erken çocuk sahibi olmaya pek yanaşmazlar. YENGEÇ ERKEK