E nerede kalmıştık..Deli dolu yanım baharın gelmeme inadına rağmen hala canlı durumda.İnadına neşe diyorum bu aralar.Madem bahar gelmemek de direniyor ben de somurtmamak için direneceğim.Ne kadar özlersem özleyeyim güneşi ,hep o güzel sıcak yüzünü yüzümde hissederek geçireceğim günümü.Sizler de öyle yapın bu yıl bahar çok inat çıktı; ne yapalım bizler de başımızın çaresine bakacağız (yazar burada Erdal Baggal gibi konuşuyor olsa da düzgün yazıyor kelimeleri) Mesela şu an caz dinliyorum -gerçi parça içimi kararttı ne diye dinliyorsam -değişiklik olsun bu günümün içinde ....
Yağmur yağıyor anladım da bu buz gibi havanın neyin nesi anlamıyorum ki (sinirlenmiyorum ya sabah sabah fena üşüdüm onun etkisi bu) Ahh eskiden havalar da ne güzeldi Nisan bahar ayıydı çiçekler açardı,yağmurlar yağsa da havalar kaloriferleri açacak kadar soğuk olmazdı ..ahh ahhh ne günlerdi (acıklı yazdığıma bakmayın gülüyorum ben yazarken)
Hayat işte...Bir garip işte;insanlar gibi havalar da...
Bundan sonra yazılar böyle;kısa ve konuşur gibi net...eee kimsenin bloguna yazı girmediği bir dönemde benim bu kadar yazıyor olmam bile büyük nimet (tamam ya tamam şaka yaptım)
Bir daha ki yazı da görüşmek ümidiyle... Sizleri Sıla'nın Aslan Gibi parçasıyla baş başa bırakıyorum .Klibine bayıldım çok eğlenceli neşeli... Siz de onlarla birlikte dans edin eğlenceli oluyor ben denedim ;)
Yorumlar
en kısa zamanda Japoncaya çevireceğim efenim :))))
/Blogger,
özlü söz gibi olmuş altına ''Mevlana''yazılabileceklerden ;)
alt tarafı bildiğin pompa abicim.
boyle maydanoz pompa nerede var?
herkes kendi isini yapsın:))