Ne yazayım şimdi! Siyasetten mi bahsedeyim; partisinin her yaptığını koşulsuz şartsız doğru bulanların ve diğer partinin her dediğini /yaptığını yanlış bulanların savaş alanı haline dönen siyasetten!...Ya da bir türlü anlayamadığım saçma ırkçılıktan mı ve bitmek bilmeyen saçma kavgalardan mı !...Yok ya ben yine kendi düşüncelerimle ilgili biraz sevimli/sevgili biraz asabi/şımarık yazayım bir şeyler yazayım.Durup dururken can sıkmaya değmez; şu üç günlük dünyanın derdi de bitmez zaten.
İsim vermeden birilerine sesleneyim mesela buradan.İçlerinden biri de sizsinizdir belki (gerçi anlamanız için ip uçları da vereceğim bazı cümlelerin içerisinde)ama çoğu nette olmayanlardan olabilir(gerçi benim nette olmayan akrabam ve arkadaşım da kalmadı ki)
-Sen şimdi ara ara yazıyorsun ya bana heh işte ben ;bana gıcıklığına mı yapıyorsun yoksa, samimi bulduğun için mi yapıyorsun bir türlü karar veremiyorum buna!...
-Seni çok seviyorum arkadaşım ama senin bu takıntın beni deli edecek bir şey değil yakında seni de deli edecek ondan korkuyorum.Artık kafaya takma şunu bunu onu ya da işi rahat bırak aklını/yüreğini..
-Peki kötü düşünen benim ama sen de her fırsatını bulduğunda kendini yüceltecek cümleler kurup kendini metheden imalarda bulunuyorsun ya, işte sinir oluyorum bu duruma;iyi niyetin ardına saklanıp kendini yüceltmelerine...
-Seninle (siz mi demeliydim ki) sohbet ederken belli şikayetlerim yok hatta aklımdan öylesine geçmiş şikayetlerim de yok.Sen bakma benim o sürekli beni ilgilendirmeyen şeyler hakkında konuşanlara olan tepkime.Ben ''dost''dediklerimi ve onlarla olan sohbetlerimi her zaman ayrı bir yerde tutarım...
-Senin vefalı bir arkadaş olduğunu düşünüyorum her aradığımda yanımda olacağını da biliyorum ama insan dost dediğini aramadan da yanında görmek istiyor çoğu zaman.Aradıktan/çağırdıktan sonra herkes gelir insanlık için,değil mi? Ah bir de hissettiklerini düşündüklerini laf sokmadan söylemeyi başarabilsem.İnan bana böyle yapman sadece beni geriyor ve arkadaşlığımıza mesafe koyuyor...
-Bence herkese bu derece güvenme.Güvenin de sınırı samimiyetin de sınırı vardır.Seninle ilgili herşeyle ilgilenemez/ilgileniyormuş gibi yapamaz herkes.Kendine sakladıkların da olmalı,paylaşmak insanları bunaltmak değildir lütfen bunu da düşün...
-Ben senin ne kadar iyi niyetli olduğunu biliyorum çünkü seni tanıyorum ama lütfen basit gibi gördüğün örnekler verirken tevazuyu da unutma ,tevazuyu kendinden uzak tutarsan (bilmeden de olsa) önyargıları da çekersin ...Gerçi kimin umurunda bu !
-Sendeki asıl sorunun kendini beğeniyor olman olduğunu söylemem seni kızdırır mı? Çünkü her şikayetinin ,insanlara karşı düşüncelerinin temelinden hep kibir çıkıyor be arkadaşım.Sevilmek için beğenilmek mükemmel olmak gerekmiyor bunu görmüyor musun ? Lütfen aslına dön artık, geç ''şu'' ne der ''bu'' ne der döngüsünden..Mükemmeli beklerken ömür geçiyor heyhat!
-İnsan kaç kişiye gerçek fikirlerini rahatlıkla söyleyebilir;ben sana iyi ya da kötü tüm düşüncelerimi söyleyebilmeyi de sevdim...Çok tatlısın,komiksin,temizlik delisisin,çok güzel gülüyorsun (beraber gülebiliyoruz bu da önemli)sonra senin kendi kendine konuşmana hastayım,iyi niyetine de hayranım ,insanlar ne der diye kendini ezdirmeni sevmiyorum sadece o da geçecek az kaldı yakında ereceksin az kaldı az (gülmeeee) Seni hiç sevmediğimi sürekli söylüyorum burada da söyleyeyim ''Seni hiç sevmiyorum!''(gülmee)
-Bak sana bir şey söyleyeyim mi senin bu tembelliğin ve tembelliğe bağlı telaşların beni çıldırtıyor çoğu zaman.Ya hem hiç bir şey yaptığın yok hem de şikayet şikayet şikayet.İyisin hoşsun ama sanki biraz tuhafsın ya !
-Sen var ya sen ''Sen çok şeysin''benim için.Tanısam belki de böyle düşünmezdim( arada olumsuz şeyler de yazmak lazım ama di mi) Zıt kutuplar sadece bir birini çeker anlaşamaz diyorlar ,yanılıyorlar !Ben biliyorum ya anlaşabildiklerini de .Hatta ne kadar zıt yaşantıları olursa olsun insanların bir birlerini sevebildiklerini bile biliyorum..İstisna mistisna farketmez yaşanıyor ya ona bakıyorum ben(mistisna diye bir kelime kazandırdım Türkçeye)....
-Sonrada gelip ''İnsanlar beni yanlış anlıyor''diyorsun.E o zaman iyi ifade et kendini.Bir kişi yanlış anlar iki kişi yanlış anlar herkes yanlış anlamaz ki..Çeki düzen ver kendine benden demesi.Ne bileyim daha usturuplu konuş,sert olma,bazen sus mesela,empati yapmayı da deneyebilirsin...Bul bi'şeyler işte,sıkma canımı:)
-Benim düşüncelerime o kadar da odaklı olma.Ben çok da önemli biri değilim ki fikirlerim o kadar önemli olsun.Beni tanımak gibi bir sıkıntın da olmasın zira tanıdığında kazanacağın bir şey de olmayabilir!...Zaten sorular sorup tanımak da çok mümkün değil.Kişi karşısındakini zamanla ve kendi düşünceleriyle tanır;sorularla değil...
''İsterüz isterüz'' diye ısrar olursa, devam eder bu yazı...
Not:Peki tamam bu gün yine içimdeki çocuk şımarık gününde idare edin işte...
İsim vermeden birilerine sesleneyim mesela buradan.İçlerinden biri de sizsinizdir belki (gerçi anlamanız için ip uçları da vereceğim bazı cümlelerin içerisinde)ama çoğu nette olmayanlardan olabilir(gerçi benim nette olmayan akrabam ve arkadaşım da kalmadı ki)
-Sen şimdi ara ara yazıyorsun ya bana heh işte ben ;bana gıcıklığına mı yapıyorsun yoksa, samimi bulduğun için mi yapıyorsun bir türlü karar veremiyorum buna!...
-Seni çok seviyorum arkadaşım ama senin bu takıntın beni deli edecek bir şey değil yakında seni de deli edecek ondan korkuyorum.Artık kafaya takma şunu bunu onu ya da işi rahat bırak aklını/yüreğini..
-Peki kötü düşünen benim ama sen de her fırsatını bulduğunda kendini yüceltecek cümleler kurup kendini metheden imalarda bulunuyorsun ya, işte sinir oluyorum bu duruma;iyi niyetin ardına saklanıp kendini yüceltmelerine...
-Seninle (siz mi demeliydim ki) sohbet ederken belli şikayetlerim yok hatta aklımdan öylesine geçmiş şikayetlerim de yok.Sen bakma benim o sürekli beni ilgilendirmeyen şeyler hakkında konuşanlara olan tepkime.Ben ''dost''dediklerimi ve onlarla olan sohbetlerimi her zaman ayrı bir yerde tutarım...
-Senin vefalı bir arkadaş olduğunu düşünüyorum her aradığımda yanımda olacağını da biliyorum ama insan dost dediğini aramadan da yanında görmek istiyor çoğu zaman.Aradıktan/çağırdıktan sonra herkes gelir insanlık için,değil mi? Ah bir de hissettiklerini düşündüklerini laf sokmadan söylemeyi başarabilsem.İnan bana böyle yapman sadece beni geriyor ve arkadaşlığımıza mesafe koyuyor...
-Bence herkese bu derece güvenme.Güvenin de sınırı samimiyetin de sınırı vardır.Seninle ilgili herşeyle ilgilenemez/ilgileniyormuş gibi yapamaz herkes.Kendine sakladıkların da olmalı,paylaşmak insanları bunaltmak değildir lütfen bunu da düşün...
-Ben senin ne kadar iyi niyetli olduğunu biliyorum çünkü seni tanıyorum ama lütfen basit gibi gördüğün örnekler verirken tevazuyu da unutma ,tevazuyu kendinden uzak tutarsan (bilmeden de olsa) önyargıları da çekersin ...Gerçi kimin umurunda bu !
-Sendeki asıl sorunun kendini beğeniyor olman olduğunu söylemem seni kızdırır mı? Çünkü her şikayetinin ,insanlara karşı düşüncelerinin temelinden hep kibir çıkıyor be arkadaşım.Sevilmek için beğenilmek mükemmel olmak gerekmiyor bunu görmüyor musun ? Lütfen aslına dön artık, geç ''şu'' ne der ''bu'' ne der döngüsünden..Mükemmeli beklerken ömür geçiyor heyhat!
-İnsan kaç kişiye gerçek fikirlerini rahatlıkla söyleyebilir;ben sana iyi ya da kötü tüm düşüncelerimi söyleyebilmeyi de sevdim...Çok tatlısın,komiksin,temizlik delisisin,çok güzel gülüyorsun (beraber gülebiliyoruz bu da önemli)sonra senin kendi kendine konuşmana hastayım,iyi niyetine de hayranım ,insanlar ne der diye kendini ezdirmeni sevmiyorum sadece o da geçecek az kaldı yakında ereceksin az kaldı az (gülmeeee) Seni hiç sevmediğimi sürekli söylüyorum burada da söyleyeyim ''Seni hiç sevmiyorum!''(gülmee)
-Bak sana bir şey söyleyeyim mi senin bu tembelliğin ve tembelliğe bağlı telaşların beni çıldırtıyor çoğu zaman.Ya hem hiç bir şey yaptığın yok hem de şikayet şikayet şikayet.İyisin hoşsun ama sanki biraz tuhafsın ya !
-Sen var ya sen ''Sen çok şeysin''benim için.Tanısam belki de böyle düşünmezdim( arada olumsuz şeyler de yazmak lazım ama di mi) Zıt kutuplar sadece bir birini çeker anlaşamaz diyorlar ,yanılıyorlar !Ben biliyorum ya anlaşabildiklerini de .Hatta ne kadar zıt yaşantıları olursa olsun insanların bir birlerini sevebildiklerini bile biliyorum..İstisna mistisna farketmez yaşanıyor ya ona bakıyorum ben(mistisna diye bir kelime kazandırdım Türkçeye)....
-Sonrada gelip ''İnsanlar beni yanlış anlıyor''diyorsun.E o zaman iyi ifade et kendini.Bir kişi yanlış anlar iki kişi yanlış anlar herkes yanlış anlamaz ki..Çeki düzen ver kendine benden demesi.Ne bileyim daha usturuplu konuş,sert olma,bazen sus mesela,empati yapmayı da deneyebilirsin...Bul bi'şeyler işte,sıkma canımı:)
-Benim düşüncelerime o kadar da odaklı olma.Ben çok da önemli biri değilim ki fikirlerim o kadar önemli olsun.Beni tanımak gibi bir sıkıntın da olmasın zira tanıdığında kazanacağın bir şey de olmayabilir!...Zaten sorular sorup tanımak da çok mümkün değil.Kişi karşısındakini zamanla ve kendi düşünceleriyle tanır;sorularla değil...
''İsterüz isterüz'' diye ısrar olursa, devam eder bu yazı...
Not:Peki tamam bu gün yine içimdeki çocuk şımarık gününde idare edin işte...
Yorumlar
pabuç valla isim vermeden feci yazmısın.
herkes üzerine alır bak solemedi deme hahahaaaa.
bu arada,
sikayet edip duruyoduk ya kimse kalmadı kimse kalmadı blokta diye...
varmıs be pabuç.
bizim çevremizdekiler kaybolmus.
bu ara sahane bloklar kesfediyorum.
dolasıyorum azcık.
haberleselim karsı kıyının kızı;)
Biri böyle bir şey yapmalıydı.. ve sen yaptın,"kral çıplak" dedin..Hepimize ayna tuttun..
Cesaretini kutlarım..:)
Kim diye sormadım hiç, kendim adıma "eh Pabuç haklı ! bende bundan biraz var,bundan da..burada anlatılanda az çok bana uyuyor.." dedim..:)
Güzel olmuş,keyifle okudum..:)
Ya burdakiler almasın üzerlerine (gerçi üzerine alması gerekenleri haberdar ettim yazıdan) :)
oo süper şöyle sürekli okumaya açık güzel bloglar bulursan bizleri de haberdar et karşı kıyının delikanlısı :)
/Budeliçocuk,
Herkes üzerine alınmış (üzerine alması gerekenler dışında herkes) bu da bi'şeydir :)) Yok efendim sizlerle ilgili değil yazılanlar (en azından olumsuz olanlar)
Teşekkürler..
@fesuphanallah
Senin twitlerin gözümün önüne geldi de; tırsttım ya yorumu tiwtterda yapacağım dediğinde :) Hadi bakalım ,tırsarak bekliyorum yorumunu :)
bir psikolog yazısı gibi olmuş ama okunası bir yazı..
Teşekkür ederim.Ya twitterdan takipçilerin de yazılarıma yorum bırakması çok hoş...Okunmak ve özellikle anlaşılıyor olmak hoşuna gidiyor insanın (enaniyet adına değil bu)Psikolog yazısı değil de psikologluk yazı olmasın ;) Kesinlikle yazarak rahatlıyorum ve her zaman diyorum ben rahatlamak ve eğlenmek için yazıyorum başka beklentim kaygım yok..Saygılar..