Ana içeriğe atla

Nerede Kalmıştık Gezimizde...

Kalabalığın içinde gürültüden kendini soyutlamanın yolunu bulmuş insanlar!

Bilenler bilir, bilmeyenler için açıklama;Sultan Ahmet meydanı..

Buranın fotograflarını ayrı bir postta yayımlayacam ama ;
Kutsal emanetler bölümünün kuyruğunu şimdiden görün istedim ;)

Dikili taş
(merak edenler tarihini googleden araştırıp okusun lütfen)

S.Ahmet arka sokaklarında güzel yerler var

Caminin dış avlusunda oturup hem dinlenip hem de
geleni geçeni izleyebilirsiniz benim gibi ;)

Sultan Ahmet Cami Girişi

Kalabalığı görüyorsunuz değil mi ?
Kalabalık İstanbul'un göbek adı olmalı;)

Tarihi binalar İstanbul'u, bahçeler de tarihi binaları süslüyor

Kubbeler Diyarı!

Seramik pek de yakışmış ...İyi fikir, helal olsun diyorum

Arabadan inip fotoğraf çekmemi kimse beklemezdi herhalde..
Arabadan da anca bu kadar ;)
Sahaflar Çarşısı (adı böyle miydi tam olarak bilemiyorum)



Yorumlar

cem dedi ki…
o çarşıya ben hiç gitmedim. en çok orayı merak ederim ben... yani edermişim, fotoğrafları görünce anladım... severim böyle dağınık yerleri..
Pabuc dedi ki…
Ben Sahaflar Çarşısına (eskiden)pul almak için giderdim ve yerde kitap satılmazdı orada..Şimdi eski kitaplar üçü 10 tlden satılmaya başlamış fena da olmamış ama ben okuyacak kitap bulamadım içlerinde..

Dağınık yerleri seviyorum derkenin içine dağınık masa dağınık oda da giriyor mu ;)
. dedi ki…
Bu yorum yazar tarafından silindi.
İstanbul'un doyum olmaz manzaraları..
Bütün dikenlerine rağmen kokusundan vaz geçilemeyen bir gül işte İSTANBUL..
sessizgemi dedi ki…
Fotoğraflar şahane, gezi şahane :) Yorucu olmasına değmiştir bence :)
Pabuç dedi ki…
/ Neşvünema bulmak..
inş en kısa zamanda cevaplamaya çalışacam (söz vermesem de en azından çalışacam )

/~♡ηυяѕαℓкιмι™
İstanbul da yaşayanlar için yani ;)

/
sessizgemi
haklısın :)
Volkan DENİZ dedi ki…
Şimdi sana neresinden başlasam da anlatsam. Gördüklerin görebileckelerinin yüzde biri değil diye :)
O gördüğün kalabalık değil, Sultan Ahmet'in rutin günleri. Birde ramazanda göreceksin. Nefes almak için yükseklere çıkmak gerekiyor.
İstanbul'u gezmek için ilk önce bir İstanbul kart alınmalı, arabayla asla gezilmemeli :) Sonra da bilen birileri elbette..
Ama ne derseniz deyin ya da ne yaparsanız ve hatta kalabalığından ve trafiğinden ne kadar şikayetçi olursanız olun bir başka yine de. Bir kaç kare resim bile insanın göresi bir şehir olduğuna ikna olması için yetiyor değilmi ama...

Keşke daha da görülesi yerlerine de bir el atabilseydiniz. Sarıyer'e doğru uzansaydınız mesela. Çamlıca'nın huzurunu tatsaydınız. Sahilde bir akşam bir bankta oturup ayın doğuşunu izleseydiniz. Boğazda tekne ile dolaşıp bir de denizden baksaydınız bu inanılmaz şehre. Adalarında faytonla dolaşıp denizinde taş sektirseydiniz. Sabaha karşı Dolmabahçe yada Emirgan'da bir çay içseydiniz.....

Bitmezki bu şehir... :)
Ama gelmişken de çabuk gidilmemeli. Sonra akılda kalan öncelikle kalabalığı oluveriyor işte..

Saygılarımla...
Pabuc dedi ki…
Sayın Volkan DENİZ;
siz şimdi İstanbul sessiz sakin kendi halinde bir şehir ama gelip az kalıp gezenler kalabalığından ve trafiğinden şikayet ederek kötü imaj çiziyorlar mı demek istiyorsunuz ? (işime geldiği gibi anladım yorumunuzu farkındaysanız)

Manzara izlemek ,sahilde bir çay içmek istesek bulunduğumuz şehirde de var onlardan efenim ;) Bizim için İstanbul demek tarihi demek tarihten günümüze gelmiş yapılar demek...Ve öncelikle oraları gezmek demek...

Çamlıcaya gittim evet çok güzel nezih bir mekan ama işte dediğim gibi bizim için İstanbul demek tarihi yapıları demek olduğu için... ;)

İstanbul bitmez biliriz, İstanbul'u içinde yaşayanlara emanet ediyoruz ve mutluluklar diliyoruz efenim :))

Saygılar bizden de size...
cem dedi ki…
tizz yanıtla butonu istiyorum buraya da. şimdi soruna cevap vereceğim ama sorun teeeee tepede kaldı yahu...

odam dağınık deiğildir, yalnız yaşıyor olmama rağmen derli toplu bir evim vardır. kendime has ufak tefek dağınıklığım olabilir ama genel itibariyle dağınık değilim. aklım dağınıktır hep o ayrı... dağınık çarşı derken böyle lüks aynalı maynalı işhanlarını ya da alışveriş merkezlerini sevmem, rahat edemem.. o bağlamda demek istedim. salaş diyeyim, sonunda ben de diyeyim senin yüzünden. dedim işte, salaş yerleri severim..:)
Pabuc dedi ki…
/cem,
iyi tamam ya ben sana dağınık falan demedim :)) Desem ne olacaktı merak da ediyorum ayrıca buna bu kadar cevap verdin bir de sana bilmeden dağınık deseydim heralde post girecektin ,Allah seni güldürsün her daim inş :)

Salaş evet doğru kelime bu ben de çok severim salaş tarzı (üstelik benim ki kıyafette de bir seçim) Beyoğlunun sırlı mahallelerini ve pasajlarını da seversin o zaman sen :)
cem dedi ki…
severim severim samimi yerleri severiiiimmm. dağınık derse post girerim postumda olay çıkartırım..:))) postum ne yaaa..:))

salaş evet salaş...
cem dedi ki…
amin amin, hepimiz gülelim. yaşnız iyi olduğunu sanan kötüler ve kötüler gülmese de olur biz güleriz onların yerine de...
Pabuc dedi ki…
PostUM ....iyi güldüm yine :)
Erdi Karadeniz dedi ki…
O yerde ki kitapları görmenin de etkisiyle uzun süredir o taraflara gitmediğimin farkına vardım. :)
Pabuc dedi ki…
O yerdeki kitapların arasında senin beğeneceğin kitaplar vardır diye düşünerek en kısa zamanda gitmelisin diyorum :)
Erdi Karadeniz dedi ki…
Kartpostal almalıyım... Sanırım oralarda çeşit bulabilirim diye düşündüm. Kitapları da görünce kesin gidicem :D
Pabuc dedi ki…
İlahi Erdi ,kartpostal için bu sıcakta oralara kadar gitmene gerek yok git bir kırtasiyeye al kartpostalını :))) Ama kitap da alacaksan lafım olamaz :)
Erdi Karadeniz dedi ki…
Şaka mı bu :D bizim kırtasiyiciler kartpostal eylemine mi çıktı ki satmıyolar :D Ama kitaplar iyi bahane oldu işte :D
Pabuc dedi ki…
Düşünmeden bir şey daha buldum sen hiç yorulma bu sıcakta kırtasiyeyle falan da ,senin için kampanya düzenleyelim en güzel kartpostalı gönderme kampanyası ,yerinden kalkmadan kartpostallar yağsın evine ;)
Erdi Karadeniz dedi ki…
Süper :D Ama o zaman o kartpostalları kullanamam ben; saklarım :)

Ama bir etkinlik başlatıp kartpostallaşabiliriz :D
Pabuc dedi ki…
Erdi bu süper fikir..Bayramda bir güzel kampanyayla kartpostal atalım blogger dostlarına..Ben bir ara ilgileneyim bu konuyla, fikrin sahibi sen olduğuna göre herkes önce sana sonra istediği bir başka bloggere kart atsın ,nasıl ama ;)
Erdi Karadeniz dedi ki…
:D :D
Yok ya öyle bir mecburiyet olmasın. :)

Ama yapalım böyle bir şey. Bir duyuru yaparız. Herkes bayram için kart göndermek istediği bloggerla iletişime geçip kartını gönderir. Sonra herkes aldığı kartları toplu blogunda paylaşır bir yazıda.

En sonunda ben ulaşabildğim kadarını bir araya getirip bunları bi dergi gibi falan pdf dosyasına çeviririm ve blog atmosferine bırakırız. Kalıcı bir hatıra olur :D :D
Pabuc dedi ki…
Bir kartpostalın lafı olmaz be Erdi :)Sana da atsak elimize yapışmaz ya ;)

Evet güzel bir şey olur bu.Hem masrafsız hem de nostaljik :) Gece gece iyi fikirdi bu devamı gelsin inş :)
Erdi Karadeniz dedi ki…
Devamı sende :D Bir el at bu işe bence :D
Pabuc dedi ki…
Ramazanda güzel bir post hazırlarım bu etkinlikle ilgili inş :) Güzel bir etkinlik artı eğlence olacak blog alemi için :)Sayende..
Erdi Karadeniz dedi ki…
Seninde sayende. Ben kartpostal dedim sen fikri ortaya koydun.

Hadi bakalım o postu bekliyoruz :D
Pabuc dedi ki…
Hadi bakalım hayırlısı :)

Bu blogdaki popüler yayınlar

Mektubum Var!

   Yine  yıllar  öncesine  geri   dönüp bi anımı yazacam annemin de  bu yazımı okuyacağını bile bile:) Hoş belki de bunca zaman sonra annem bile unutmuştur  bu olayı ,onun için ona da bi hatırlatma olur:))    Lise yıllarıyla ilgili bir yazım vardı hatırlayanlar olur aranızda işte yine aynı dönem içirisinde ben böyle aklım bir karış havada evden okula ,okuldan eve gidip gelirken gözüm bişey görmezken evdeki aile cemaatinden kopup aklımı fikrimi bir  kişiye odaklamışken farkedememişim hal ve hareketlerimdeki (sanırsam olumsuz) değişiklikleri...Odamdan çıkmamalar ,gizli telefonlar , herşeyin ben bilirim havaları ve beni sevenlere karşı ukala davranışlar almış başını gitmiş (hala hatırlamıyorum o derece kendimde olmama hali yani:)  her zaman derim aşk başa gelince akıl yıllık izne çıkar bu doğaldır:P) Benimle iletişim kurmaya çalışan anneme artık nasıl davrandıysam kadıncağızın demekki canına tak etmiş ki  sitem edeceğine ve didişeceğine  bana 4 sayfalık mektup yazmış ve defterimin için

Bir Bakar mısınız?

Bu bir kamuoyu yoklamasıdır ;) Blog yazılarını ara sıra ya da sürekli okuyan kaç kişi olduğunu merak ediyorum.Tamam farkındayım çok meraklıyım ama her şeyin temelinde merak yok mudur ;) Yazma konusunda kabiliyetli değilim malum ama bu yazmayı sevmememi gerektirmez dimi yani ;) Seviyorum yazmayı,okumayı uf bir de konuşmayı :) Neyse konu kim vurduya gitmesin lütfen sayfamı tıklayan herkes cevaplasın sorumu.Blog yazılarımı okuyor musunuz, okumuyorsanız blogumu neden açıyorsunuz kaardeşim? :)) 500'e yakın blogu izlemeye almışım bir o kadarı da benim blogumu izliyor görünüyor.Kaç kişinin gerçekten yazılarımı takip ettiğini merak ediyorum. . Yorum yazmadan geçmeyiniz kırılırım bilesiniz ;)

Gereksiz Bilgi ;) Bakalım Kim Ne Burcu !!!

  Tamam ya ne kızıyorsunuz bu kadar meraklıyım diye ;) Dünkü postla bi tezat oluşturmuş olabilir bu post ama merak işte..Yazacak konum kalmadığı için değil :) Sakın aklınıza öyle bişey gelmesin...Ben, herkes kendi özelliklerini (birileri uydurup yazmış) öğrensin diye böyle bişey yaptım..!! ;) Okuyun bakalım ''Aynı ben, aynı ben !'' diyecek misiniz ? :) ASLAN ERKEK:   Yufka yüreklidirler. O canı pahasına bile dişisini korur. Karizmatiktir. Kelimenin tam anlamıyla ''dişi''lerden hoşlanırlar. Aslanlar evlerine, ailelerine çok bağlı tiplerdir fakat bir gözleri de hep dışarıdadır. Eşlerinin çalışmayıp evde oturmasını isterler. Onlar sanki baba olmak için yaratılmışlardır ASLAN KADIN: Her zaman bakımlı, zarif, dikkatlidirler. Çok pratik, işlevsel bir zekaya sahiptirler. Gece hayatını severler. Yaşam zevkleri pahalı olur. Kendisine olan güveni son derece gelişmiştir. Özgürlüklerine düşkündürler. Erken çocuk sahibi olmaya pek yanaşmazlar. YENGEÇ ERKEK