Ana içeriğe atla

Siz,Siz Olma yolunda...

''Hiç kimse beni anlamıyor.'' diyorsunuz bir dönem.Kimse sizin ne demek istediğinizi anlamıyor, sürekli kendince yorumlar yapıyor.Siz aslında öyle demek/yapmak istememişsinizdir de onlar yanlış algılamışlardır.Ya da her düşünceniz yanlış bulunmuş her yaptığınız yanlış bulunmuştur...Kimseye fazla  kulak asmadığınız halde yine de içten içe şikayet edersiniz; sizi anlamadıklarından ya da yanlış anladıklarından dolayı.Siz doğrusunuzdur da kimse neden kabul etmek istememektedir bunu bir türlü anlamazsınız,üzülürsünüz,kızarsınız ...İnsan özgürdür özgürlüğü başkalarının beklentileriyle sınırlandırılmamalıdır..Sonuna kadar savunursunuz bunu ve böyle de yaşamaya çalışırsınız,adınızın asiye çıkmasını göze alarak...Siz, siz olmaya çalışırken kimse size karışmamalıdır ama anlatamazsınız...Hep içe atar üzülür,kırılır çoğu zaman da kızarsınız.

Aşarsınız bir süre sonra bunları.Şimdi daha dikkatlisinizdir yanlışlarınızı kendiniz görüyorsunuzdur ,öz eleştirileriniz çoğalmıştır yaşam içinde.Önceden yaptığınız ama farkında olmadığınız hatalarınızın farkına varmışsınızdır ve kendinizde dersler çıkarmışsınızdır.Hayata daha ciddi bakıyorsunuzdur ,insanlara karşı daha duyarlısınızdır.Daha net görmeye  başlamışsınızdır gerçekleri.Yapmaktan özenle kaçındığınız ya da kişiliğinizin yapmaya müsade etmediği davranışları karşınızdaki insanlardan ara sıra bile olsa görmeniz sizi üzüyordur ama artık eskisi kadar kızmıyorsunuzdur.Çünkü öğrenmiş ve alışmışsınızdır insanların çoğunda var olan acımasızlık(!) duygusuna.Bunun adı bencillikse kıyamete kadar sürecektir varlığı, bilirsiniz ve buna göre yaşarsınız hayatınızı.

Ve çok sonraları -sizin olgunluk döneminiz de denebilir bu döneme- ,sizi eleştirenler de, sizi engellemeye çalışanlar da, her siz olmaya çalıştığınızda sizi kınayanlar da sizi etkilememeye başlamıştır.Çünkü siz ne yaparsanız yapın, nasıl dikkatli olmaya çalışırsanız çalışın insanlar her şeyinize kendi yürekleriyle baktıkları için olduğu gibi görmeyeceklerdir ve yargılayacaklardır yaptıklarınızı/söylediklerinizi/tepkilerinizi..Ve işte bu yüzden insanları hiç bir zaman gerçekten memnun edemeyeceğinizin gerçeğini kabullenmişsinizdir .

Artık kendiniz olmanın asıl olduğunu aklınıza yüreğinize işlemişsinizdir.Siz artık insan olmanın tüm gerekleriyle yaşamak için elinden geleni yapan biri olarak hayatınıza devam ediyorsunuzdur.Ve hala birileri tarafından kınanıyor/haksız bulunuyor ve bazen de garip karşılanıyorsunuzdur.Ama kafanızı yastığa koyduğunuzda sadece Allah'a vereceğiniz hesap konusunda eleştiriyorsunuzdur kendinizi..O,bu ,şu ne düşünüyorlar artık eskisi kadar umurunuzda değildir.İnsanoğlu nankördür yapılan onlarca iyiliğin yanında tek bir hatanızda sizi silebilecek kadar nankör! Her şeyin hesabını sadece Allah' vereceğinizi biliyorsunuz ve bunun farkına gerçekten vardığınız anda olgunlaşma yoluna girmiş oluyorsunuz...Ve zamanla değişiyorsunuz, eski sizden parçaları arkanızda bırakarak...


Yorumlar

Antipatik Yazar dedi ki…
“Siz, Siz Olma Yolunda…”
Hayatın kendisinden küçük bir kare gibi olmuş ;)
Volkan DENİZ dedi ki…
Biz, biz olmadan önce ne olduğumuzu kendimize itiraf edebiliyorsak biz olabiliriz..
Anlaşılmak için uğraşmak yerine anlamaya çalışmak bazen daha da katkı sğlar diye düşünüyorum..
Ama dediğin gibi;
Hepsinden sonra ulaştığımız nokta artık kendimiz olmamız gerektiği ise. Çok da uğraşmayalım.. Biraz tebessüm, biraz anlayışla yaşayalım hayatı. gerisi boşmuş zaten...
Ve zamanla değişmeyelim, eski bizden parçalar arkamızda kalmasın, bütünleşip güçlendirsinler yeni bizi...
Sevgilerle...
Pabuc dedi ki…
Aslında yaşananlar içinde birilerini suçlamayı sevmiyorum yaşanması gerekiyordur yaşanmıştır diye.

Zamanla değişmeyelim demişsin ya;inan bazen mecbur kalıyorsun buna ya da mecbur bırakılıyorsun -bu da yaşanması gerekiyordur yaşanmıştır muahakkak-yine de insanlara bazen yenik düşebiliyorsun ister istemez..

Değişimlerimiz iç dünyamızı olgunlaştırma adına olur inşaAllah...

2 blogda da yazımı yorumlaman beni mutlu etti :) Mutlu haftasonları...
Volkan DENİZ dedi ki…
Değişmeyelim dediğim, karakteristik özellikler üzerineydi. Hani insan yedisinde neyse yetmişinde de odur ya. Değişelim derken, kendimizi zorlayarak olmadığımız şekle sokmayalım anlamındaydı dediğim.

Yazı aynı olsa da söyleyecek çok şeyler vardır.. Hiç bir zaman sevemedim kopyala yapıştır yaklaşımını. Yorum yaparken bile.. :) seni mutlu edebildiysem ne mutlu bana.. Sana da iyi tatiller...
Adsız dedi ki…
Zamanla değişmemek imkansız bir şeydir. Hiçbir insan 17 yaşındayken hissetiklerini 27 yaşında hissetmez. İnsan olgunlaşır, düşünceleri gelişir. Duygusaldan, mantıksala doğru yol alır.

İnsanların, insanı anlamasına çok daha fazla ihtiyacı yoktur insanın. İnsan doğru olanı biliyorsa, doğru olanı yapıyorsa varsın insanlar anlamasın, varsın herkes eleştirsin önemli değildir. Fakat insan benim bildiğim, yaptığım doğrudur diyerek, tüm insanlar için yanlış olan, yanlış olmasa da yadırganacak olan şeyleri yapıyorsa o zaman insanların onu eleştirmesini değil, kendini eleştirmelidir.

Duygularına göre hareket etmek insanın hoşuna gidebilir ama akıl denilen nimet, duygulara yön vermek için gerekli olan bir şeydir ve bazen kullanılmalıdır.

İnşallah farklı şeylerden bahsetmiyoruzdur. :)
sihirlitorba dedi ki…
Pabuç insan her zaman değişim içerisindedir.değişmesi gerektiğine,bazı şeyleri arkada bırakmak gerektiğine inanan ve buna ihityaç duyan dahası bunun farkında olanlar için bu süreç biraz daha kolay işler.ama farkında olmayan içten içe de bir değişim geçirmeye başlayanlar için süreç daha zordur...sanırsam,bence yani ;)

Bu blogdaki popüler yayınlar

Mektubum Var!

   Yine  yıllar  öncesine  geri   dönüp bi anımı yazacam annemin de  bu yazımı okuyacağını bile bile:) Hoş belki de bunca zaman sonra annem bile unutmuştur  bu olayı ,onun için ona da bi hatırlatma olur:))    Lise yıllarıyla ilgili bir yazım vardı hatırlayanlar olur aranızda işte yine aynı dönem içirisinde ben böyle aklım bir karış havada evden okula ,okuldan eve gidip gelirken gözüm bişey görmezken evdeki aile cemaatinden kopup aklımı fikrimi bir  kişiye odaklamışken farkedememişim hal ve hareketlerimdeki (sanırsam olumsuz) değişiklikleri...Odamdan çıkmamalar ,gizli telefonlar , herşeyin ben bilirim havaları ve beni sevenlere karşı ukala davranışlar almış başını gitmiş (hala hatırlamıyorum o derece kendimde olmama hali yani:)  her zaman derim aşk başa gelince akıl yıllık izne çıkar bu doğaldır:P) Benimle iletişim kurmaya çalışan anneme artık nasıl davrandıysam kadıncağızın demekki canına tak etmiş ki  sitem edeceğine ve didişeceğine  bana 4 sayfalık mektup yazmış ve defterimin için

Bir Bakar mısınız?

Bu bir kamuoyu yoklamasıdır ;) Blog yazılarını ara sıra ya da sürekli okuyan kaç kişi olduğunu merak ediyorum.Tamam farkındayım çok meraklıyım ama her şeyin temelinde merak yok mudur ;) Yazma konusunda kabiliyetli değilim malum ama bu yazmayı sevmememi gerektirmez dimi yani ;) Seviyorum yazmayı,okumayı uf bir de konuşmayı :) Neyse konu kim vurduya gitmesin lütfen sayfamı tıklayan herkes cevaplasın sorumu.Blog yazılarımı okuyor musunuz, okumuyorsanız blogumu neden açıyorsunuz kaardeşim? :)) 500'e yakın blogu izlemeye almışım bir o kadarı da benim blogumu izliyor görünüyor.Kaç kişinin gerçekten yazılarımı takip ettiğini merak ediyorum. . Yorum yazmadan geçmeyiniz kırılırım bilesiniz ;)

Gereksiz Bilgi ;) Bakalım Kim Ne Burcu !!!

  Tamam ya ne kızıyorsunuz bu kadar meraklıyım diye ;) Dünkü postla bi tezat oluşturmuş olabilir bu post ama merak işte..Yazacak konum kalmadığı için değil :) Sakın aklınıza öyle bişey gelmesin...Ben, herkes kendi özelliklerini (birileri uydurup yazmış) öğrensin diye böyle bişey yaptım..!! ;) Okuyun bakalım ''Aynı ben, aynı ben !'' diyecek misiniz ? :) ASLAN ERKEK:   Yufka yüreklidirler. O canı pahasına bile dişisini korur. Karizmatiktir. Kelimenin tam anlamıyla ''dişi''lerden hoşlanırlar. Aslanlar evlerine, ailelerine çok bağlı tiplerdir fakat bir gözleri de hep dışarıdadır. Eşlerinin çalışmayıp evde oturmasını isterler. Onlar sanki baba olmak için yaratılmışlardır ASLAN KADIN: Her zaman bakımlı, zarif, dikkatlidirler. Çok pratik, işlevsel bir zekaya sahiptirler. Gece hayatını severler. Yaşam zevkleri pahalı olur. Kendisine olan güveni son derece gelişmiştir. Özgürlüklerine düşkündürler. Erken çocuk sahibi olmaya pek yanaşmazlar. YENGEÇ ERKEK