Ana içeriğe atla

Dost'a Bakışım

  Bir çok yerde tekrarlamışımdır.Ben çoğunlukla dost olan ama dost bulamayan biriyimdir.Yo öyle kendimi beğenmişliğimden değil inanın..Yapım öyle ve çok uğraşsam da değiştiremiyorum.Gençlik yıllarımda(18li çağlar) derdimi sıkıntımı yaşadıklarımı önce günlüğüm sonra da annemle paylaşırdım.Annem derdi ki;''Kızım lütfen yaşadıklarını başkalarından duymayayım önce bana anlat ben sana hiç bir zaman yanlış şeyler söylemem'' onun için hep annemle paylaştım sırlarımı...(sır dediysem öyle ufak tefek şeyler ya,şimdikiler gibi gizli saklı entrikalar değil) 

  Hayatımın hiç bir döneminde arkadaş yokluğu çekmedim..Hiç kimsenin olmadığı yerde bile börtü böcekle arkadaşlık yapabilecek bir yetenek vermiş Allah bana..İlla bulurum kendime arkadaş..Hoş ilk bakışta beni pek sevmeye bilirler çünkü ilk anda tepkisizimdir de sonrasında sevmezse ağzından girer burnunda çıkar sevdiririm kendimi ;) Egom konuşmuyor inanın,sadece bu özelliğimi seviyorum ve anlatacağım konuyla alakalı olduğu için yazmak zorundaydım.....(silah dayamışlardı başıma onun için zorundayım)

  Bir DOSTta olması gereken özellikleri bir kişiden beklemiyorum mesela...Hiç yalansız(ki yalansız insan bulmak mümkün değil bence), her anımda yanımda olacak(tlf mu ki bu her an yanımda olabilecek),size hiç kırılmayacak (hadi canım var mı böyle biri),her yaptığıyla size örnek olacak( bu derece mükemmeli varsa lütfen mail adresimi verin kendine benden bile habersiz),her canım sıkkın olduğunda gelip beni teskin edecek ve asla sıkılmayacak dertlerimi dinlemekten (büyük sabır ister böyle bir şey),aynı şeylere gülebilecek (bak bu zor değil aslında ama tüm güldüklerimizin de aynı olması zor gibi sanki),zevklerimiz belki renklerimiz bile bir olacak( hadi bunu abarttım kabul edeyim) hatta ve hatta aynı takımı tutacak (ya değil dostlarım arkadaşlarımdan biri bile benim tuttuğum takımı tutmuyor bu nasıl şey kardeşim) gibi ortak noktalarınızın olacak.. (e tabi bir kaçında abartı olabilir ama onlarda tebessümlüktü anlamışsınızdır)

  Dostta aradıklarımı (ya da olması gerekenleri) farklı farklı kişilerde çıkarıyor Rabbim karşıma.Bundan da şikayetçi değilim inanın.Ha hiç mi dostum yok var tabiki canım olan dostlarım çok.Bir tanesini benim için şimdiye kadar yanında en açık(düşünce ve paylaşım olarak) olduğum kişidir ve Rabbim eksikliğini vermesin inşaallah.Bir arkadaşım bilgi açısından dostum olur diğer arkadaşım insanlık açısından.Bir arkadaşım en bunaldığım anımda sıkıntımı hafifletmem ya da unutmam konusunda yardımcı oluyor bir diğeri bana yol gösterme konusunda.Bir arkadaşım hayatı öğrenme yolunda bana adım oluyor bir diğeri olaylara daha farklı bakmayı öğretme konusunda.Kendimi geliştirmem konusunda yardımcı olan dostlarım da var zor anlarında insanlara nasıl yaklaşmam gerektiği konusunda örnek aldığım arkadaşlarımda.İlkokul mezunu ama kendisinden insanlık namına çok şey öğrenebileceğim arkadaşlarım da var ,üniversite mezunu arkadaşlarım da..Ve hepsinden alabileceğim/öğrenebileceğim çok şeyler var..Beni ben yapan duygu ve düşüncelerimde hepsinin katkısı var ,varlıkları için her daim şükrediyorum.Onlarla hayatı öğreniyorum..Biliyor musunuz bazen sizinle hiç alakası olmayan ya da belki de sevmeyeceğiniz biri bile size hayatta bir şeyler öğretebiliyor..Onların da öğrenmenizde katkıları çok oluyor (tabi şimdi konumuz onlar değil) 

  Aynı görüşte olmadığınız, aynı dini yaşamadığınız, aynı şeylerden zevk almadığınız insanlarda arkadaşınız olabilir ve hatta hiç ummadığınız anlarda size dost olabilir ne garip değil mi!Tartışmaya başlasanız sonu kavgaya gidebilecek insanlarla aynı şeylere gülebilir aynı şeylerden bahsedip mutlu olabilirsiniz..Yeter ki siz isteyin...Siz neyseniz karşınızdakini de öyle görürsünüz ben buna inanıyorum..Ve karşımdakini kendim gibi bilmek dışarı dan bazen kaybetmek gibi görünse de manen hiç kaybettirmiyor...

  Hiç aklınızda yokken eski bir arkadaşınız sizi arar ve o anki olumsuz ruh halinizin düzelmesini sağlar, hiç tanımadığınız biriyle kısa süreli bir sohbet tebessüm etmenize vesile olur,yine hiç tanımadığınız birinin hayatını izlemek/dinlemek size şükretmeyi bir daha hatırlatır...Buna benzer şeyler..Ben bunlarda hep dost kırıntıları görürüm ve şükrederim..Dost olabilen yürekler ne benden ne sizden uzak olmasın inşaallah...

Yorumlar

tutsak dedi ki…
Amin diyorum son sözünüze de; yani siz dost olun, olmayana hasbinallah velimel vekil deyin. Her bir şey, kişi kendi varoluş sebepleri ile dünyaya gelmişlerdir ve asla sizin istediğiniz gibi olmazlar; olamazlar. Ya oldukları gibi kabul edeceksinizi ya da terkedip gideceksiniz. Ya da yaradılanı severim yaradandan ötürü der seyreylersiniz ALEMİ...
AŞK ile KALIN
Adsız dedi ki…
Amin.
muko dedi ki…
Ben şahsen düşmanımın en iyi ihtimalle selam verilip geçilecek biri olarak kalmasını,dostumunsa ömrüm boyunca yanımda olmasını isterim,her ne olursa olsun,kırılsam bile konuşur nedenini sorarım,kendi kendime yorumlar yapıp dostuma cephe almam,eğer dostumsa zaten hiç bir şey aramıza girememz,yok eğer sırf öyle görünüyorsa en saçma şeylerde bile tavır koyuyorsa güle güle der arkama bile dönüp bakmam,onun için
Kalbini kırıp küstürdüğün DOSTU kazanmak,düşmanını kazanmaktan daha zordur.

saygılar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Mektubum Var!

   Yine  yıllar  öncesine  geri   dönüp bi anımı yazacam annemin de  bu yazımı okuyacağını bile bile:) Hoş belki de bunca zaman sonra annem bile unutmuştur  bu olayı ,onun için ona da bi hatırlatma olur:))    Lise yıllarıyla ilgili bir yazım vardı hatırlayanlar olur aranızda işte yine aynı dönem içirisinde ben böyle aklım bir karış havada evden okula ,okuldan eve gidip gelirken gözüm bişey görmezken evdeki aile cemaatinden kopup aklımı fikrimi bir  kişiye odaklamışken farkedememişim hal ve hareketlerimdeki (sanırsam olumsuz) değişiklikleri...Odamdan çıkmamalar ,gizli telefonlar , herşeyin ben bilirim havaları ve beni sevenlere karşı ukala davranışlar almış başını gitmiş (hala hatırlamıyorum o derece kendimde olmama hali yani:)  her zaman derim aşk başa gelince akıl yıllık izne çıkar bu doğaldır:P) Benimle iletişim kurmaya çalışan anneme artık nasıl davrandıysam kadıncağızın demekki canına tak etmiş ki  sitem edeceğine ve didişeceğine  bana 4 sayfalık mektup yazmış ve defterimin için

Bir Bakar mısınız?

Bu bir kamuoyu yoklamasıdır ;) Blog yazılarını ara sıra ya da sürekli okuyan kaç kişi olduğunu merak ediyorum.Tamam farkındayım çok meraklıyım ama her şeyin temelinde merak yok mudur ;) Yazma konusunda kabiliyetli değilim malum ama bu yazmayı sevmememi gerektirmez dimi yani ;) Seviyorum yazmayı,okumayı uf bir de konuşmayı :) Neyse konu kim vurduya gitmesin lütfen sayfamı tıklayan herkes cevaplasın sorumu.Blog yazılarımı okuyor musunuz, okumuyorsanız blogumu neden açıyorsunuz kaardeşim? :)) 500'e yakın blogu izlemeye almışım bir o kadarı da benim blogumu izliyor görünüyor.Kaç kişinin gerçekten yazılarımı takip ettiğini merak ediyorum. . Yorum yazmadan geçmeyiniz kırılırım bilesiniz ;)

Gereksiz Bilgi ;) Bakalım Kim Ne Burcu !!!

  Tamam ya ne kızıyorsunuz bu kadar meraklıyım diye ;) Dünkü postla bi tezat oluşturmuş olabilir bu post ama merak işte..Yazacak konum kalmadığı için değil :) Sakın aklınıza öyle bişey gelmesin...Ben, herkes kendi özelliklerini (birileri uydurup yazmış) öğrensin diye böyle bişey yaptım..!! ;) Okuyun bakalım ''Aynı ben, aynı ben !'' diyecek misiniz ? :) ASLAN ERKEK:   Yufka yüreklidirler. O canı pahasına bile dişisini korur. Karizmatiktir. Kelimenin tam anlamıyla ''dişi''lerden hoşlanırlar. Aslanlar evlerine, ailelerine çok bağlı tiplerdir fakat bir gözleri de hep dışarıdadır. Eşlerinin çalışmayıp evde oturmasını isterler. Onlar sanki baba olmak için yaratılmışlardır ASLAN KADIN: Her zaman bakımlı, zarif, dikkatlidirler. Çok pratik, işlevsel bir zekaya sahiptirler. Gece hayatını severler. Yaşam zevkleri pahalı olur. Kendisine olan güveni son derece gelişmiştir. Özgürlüklerine düşkündürler. Erken çocuk sahibi olmaya pek yanaşmazlar. YENGEÇ ERKEK