Ana içeriğe atla

Keşke!


Biri bana hiç bişey düşünmeden, hayatı sorgulamadan, bişeylere kızmadan bişeylere üzülmeden, hayalkırıklarımı hatırlamadan,gelecekle ilgili kaygı duymadan nasıl 1 saat  geçirebileceğimi söylesin...Bi insanın böyle bir lüksü olabilir mi?...Keşke...

Yorumlar

Adsız dedi ki…
uyumak.
Unknown dedi ki…
bir saat tefekkür et sadece O'nu (c.c)düşünerek teslim olarak adlarını anarak dünyadan koparak bir saat geçir bir de öldüğünü düşün buradaki üzüntülerin sinek kanadı kadar değeri kalmaz bir ere de olmaz belk dediğn ama zamanla teslim tevekkülü tevekkül iki dünya saadetini iktiza eder
Unknown dedi ki…
bence uyuyunca kabus görebilirsin vecihi
İDEA dedi ki…
Hayatınızdan sorguyu kaldırırsanız rahat bir yaşam sizi bekler.Yok ben sorgusuz sualsiz yaşayamam derseniz eğer,üzgünüm bu kez sizi bekleyen kurgusallıktan başka bişey değildir.Rahat olun lütfen.Neden biliyor musunuz?
***Çünkü bir yaşamınız daha yok ki.Oputopu bu.
ELİF dedi ki…
Hayatı sorgulamadan yaşamlarını sürenler sadece delilerdir herhalde..
Biz akıllarımızı yerinde tuttugumuz sürece hep sorular soracagız ve sorgulayacagız herşeyi...
éLLa Çiça dedi ki…
zannetmiyorum, bunun yolunu bilen varsa beri gelsin.
Pabuc dedi ki…
@vecihi iyi fikir de...@bahar gelsin'e katışıyorum ya daha kötü kabuslar görürsek:S
Tevekkül gzzel bir yöntem ama ...güzel olurdu ben @bahar gelsin ,sıkıntılarımızdan 1 saat bile olsa uaklaşabilsek...

@İDEA,başka hayat yok bilincindeyim acısınıda tatlısını da sevmeye çalışıyorum hayatın ama kötü yanlarının olmadığı anı da merak etmiyor değilim :) yorum için tşk.

@Elif...den ,aceba bi ilaç varmıdır sadece 1 saat deli kalabileceiğim:)sonra aklımı geri isterim ben onsuz yapamam:)

@éLLa ,öyle biri varsa merakla beklemekteyiz:)
Davudi dedi ki…
bunun için akıl denen mefhumu çıkarıp atmamız gerekir. bakınız hayvanlar. ne geçmişten gelen bir elem ne de gelecek için duyulan bir kaygı yoktur onlarda...
Pabuc dedi ki…
@Davudi ..naptın sen yaa:))) ben 1 saat hayvan olamam ki ama :)))

şaka bir yana dikkat çekmeye çalıştığın mesaj alınmıştır,yorum için tşk:)
mit dedi ki…
Erkek olsaydın maç izle derdim ama :) 90 dakika hayattan kopmuş olurdun. Yalnız uyarmadı deme... Benim gibi Beşiktaş taraftarıysan maç sonunda depresyonlardan depresyon beğenmek zorunda kalabilirsin. Hatta dert üstüne dert ekleyip hayatın sadece siyah tarafını görmeye başlayabilirsin :)))

Şakayı bir yana bırakırsak, ben böyle zamanlarda en iyi çareyi sürükleyici bir roman okumakla atlatıyorum. Ama öyle aşk meşk romanı olup da hayatın anlamını sorgulatacak şeylerden olmamalı. Bir macera ya da komedi tarzı bir şey. Bu tarzdaki filmleri de tavsiye ederim.

Yalnız o bir saatin sonunda "işte hayatımın bir saatini daha heba ettim!" geyiklerine de girmeyesin sakın :)

Tefekkür de iyidir. Hatta yukarıda saydıklarımdan çok daha iyidir kuşkusuz. Ama insanın arada bir kafayı dağıtması (balyoz olmadan elbette) iyi geliyor.

Aaa... Çenem düştü gene :) Sevgiler...
Pabuc dedi ki…
@mit sen blog aleminden hiç kaybolma emi:)) güzel yorumun için teşekkürler
İ.x.İ.r dedi ki…
Her keşke imkansıza yakındır..Ya olmuş bitmiş,ya da hiç olmayacakların önüne keşke koymaz mıyız..

Sevgiler d.b.p
Pabuc dedi ki…
@i.x.i.r ,aramıza hoşgeldin cnm
İ.x.İ.r dedi ki…
Teşekkür ederim,çok hoş bu sayfalarda yer bulmak.. :)
-mka- dedi ki…
Deney Konusu:

Hiçbir şey düşünmeden, hayatı sorgulamadan, bir şeylere kızmadan, bir şeylere üzülmeden, hayalkırıklarını hatırlamadan, gelecekle ilgili kaygı duymadan, nasıl 1 saat geçirilebilir.

Malzemeler;

Bir karton kutu, 1-2 sarı civciv ve 12-13 aylık bir bebek (kız ya da erkek farketmez)

Hazırlanışı;

Civcivler yere konarak, üstlerine karton kutu ters bir şekilde kapatılır. Sonra, özenle öpüp koklanılan bebek, kutunun yanına getirilerek, oturtulur.. Kutunun içinden gelen civciv seslerini merakla dinleyen bebek, size bakıp şaşkın gülümsemelerde bulunurken; bebeğe şefkatle gülümsenip "ne varmış orda acaba" diyerek merakı daha da arttırılmaya çalışılır..

Ve sonra; kutu yavaşça kaldırılarak, altından çıkan civcivlerin bir oraya bir buraya kaçışıp "cik cik"lemesiyle birlikte bebeğin yüzündeki şaşkınlık, sevinç çığlıkları, şaşırmışlık, elleriyle çırpınması, civcivleri çevresindeki herkese göstermeye çalışması ve daha sonra civcivlerin peşinden emeklemesi mutlulukla izlenir..

O ânlar ömre bedeldir.. 1 saati de size yeter, zannedersem..

-mka-
Adsız dedi ki…
Hele ki hayattan fazlasıyla nasbini almış birinin bunu yapabilmesi çok zor olsa gerek
Yaradana dua ederek belki bir nebze bu dünyadan uzaklaşabiliriz
Pabuc dedi ki…
@-mka- tavsiyeniz çok güzeldi:)teşekkürederim...ayrıca yorum için de tşk edrim sağolasın...

@NİRvAnA ,dua etmek insanı rahatlaytıyor ama uzaklaştırmaktan çok hatırlamaya neden oluyo...tabi bu hatırlayışla faniliğide yanında hatırlayış....yorum için tşk
dedi ki…
merhabalar :)
tevafuken buldum blogunuzu ve yine tevafuken bu yazınızı gördüm aslında resmi görünce açmıştım :D
resme yazıyı ben yazzmıştım çok yıllar önce yanındaki HUR imzasından bildim (: görünce hoşuma gitti kızdım sanmayın aman :)
Pabuc dedi ki…
Güzel bir tevafuk olmuş o zaman...Hoşgelmişsiniz...

Bu blogdaki popüler yayınlar

Mektubum Var!

   Yine  yıllar  öncesine  geri   dönüp bi anımı yazacam annemin de  bu yazımı okuyacağını bile bile:) Hoş belki de bunca zaman sonra annem bile unutmuştur  bu olayı ,onun için ona da bi hatırlatma olur:))    Lise yıllarıyla ilgili bir yazım vardı hatırlayanlar olur aranızda işte yine aynı dönem içirisinde ben böyle aklım bir karış havada evden okula ,okuldan eve gidip gelirken gözüm bişey görmezken evdeki aile cemaatinden kopup aklımı fikrimi bir  kişiye odaklamışken farkedememişim hal ve hareketlerimdeki (sanırsam olumsuz) değişiklikleri...Odamdan çıkmamalar ,gizli telefonlar , herşeyin ben bilirim havaları ve beni sevenlere karşı ukala davranışlar almış başını gitmiş (hala hatırlamıyorum o derece kendimde olmama hali yani:)  her zaman derim aşk başa gelince akıl yıllık izne çıkar bu doğaldır:P) Benimle iletişim kurmaya çalışan anneme artık nasıl davrandıysam kadıncağızın demekki canına tak etmiş ki  sitem edeceğine ve didişeceğine  bana 4 sayfalık mektup yazmış ve defterimin için

Bir Bakar mısınız?

Bu bir kamuoyu yoklamasıdır ;) Blog yazılarını ara sıra ya da sürekli okuyan kaç kişi olduğunu merak ediyorum.Tamam farkındayım çok meraklıyım ama her şeyin temelinde merak yok mudur ;) Yazma konusunda kabiliyetli değilim malum ama bu yazmayı sevmememi gerektirmez dimi yani ;) Seviyorum yazmayı,okumayı uf bir de konuşmayı :) Neyse konu kim vurduya gitmesin lütfen sayfamı tıklayan herkes cevaplasın sorumu.Blog yazılarımı okuyor musunuz, okumuyorsanız blogumu neden açıyorsunuz kaardeşim? :)) 500'e yakın blogu izlemeye almışım bir o kadarı da benim blogumu izliyor görünüyor.Kaç kişinin gerçekten yazılarımı takip ettiğini merak ediyorum. . Yorum yazmadan geçmeyiniz kırılırım bilesiniz ;)

Gereksiz Bilgi ;) Bakalım Kim Ne Burcu !!!

  Tamam ya ne kızıyorsunuz bu kadar meraklıyım diye ;) Dünkü postla bi tezat oluşturmuş olabilir bu post ama merak işte..Yazacak konum kalmadığı için değil :) Sakın aklınıza öyle bişey gelmesin...Ben, herkes kendi özelliklerini (birileri uydurup yazmış) öğrensin diye böyle bişey yaptım..!! ;) Okuyun bakalım ''Aynı ben, aynı ben !'' diyecek misiniz ? :) ASLAN ERKEK:   Yufka yüreklidirler. O canı pahasına bile dişisini korur. Karizmatiktir. Kelimenin tam anlamıyla ''dişi''lerden hoşlanırlar. Aslanlar evlerine, ailelerine çok bağlı tiplerdir fakat bir gözleri de hep dışarıdadır. Eşlerinin çalışmayıp evde oturmasını isterler. Onlar sanki baba olmak için yaratılmışlardır ASLAN KADIN: Her zaman bakımlı, zarif, dikkatlidirler. Çok pratik, işlevsel bir zekaya sahiptirler. Gece hayatını severler. Yaşam zevkleri pahalı olur. Kendisine olan güveni son derece gelişmiştir. Özgürlüklerine düşkündürler. Erken çocuk sahibi olmaya pek yanaşmazlar. YENGEÇ ERKEK