Ana içeriğe atla

Ve Yine Önyargılar ve Zanlar !

''O Ses Türkiye'' diye  bir yarışma programı var, bundan önceki yayınlarında hiç izlememiştim.Bu yayın döneminde bir kaç defa izleme fırsatım oldu.Eğlenceli de bir  jürisi var.İçlerinden biri de Athena  grubundan Gökhan...Pek tanımam kendisini, sadece Erovision da bizi temsil ettiği zaman dinlemiştim beğenmiştim de şarkısını ama kendisi hakkında dövmeleri dışında pek bilgim yoktu; gerçi hala yok!...

Yarışmacılaırn içinde en enteresan olanı o. Giyimi ,konuşması çok çok enteresan (bence sevimli) enteresanlık diğer kişilerin beklentileri doğrultusunda giyinip davranmamakla da alakalı zamanımızda dikkatinizi çekerim !Bu arkadaş da bu tip enteresanlardan biri.. Desenli ayakkabı ,desenli çorapları , normalden kısa pantalonları ve düğmeleri yarım yamalak iliklenmiş gömlek ve montlarıyla bir hayli dikkat çekiyor. Ve tabiki olanlara tepkileri, duygularını dile getirme şekli ayrı bir dünya...

Şimdi bayram değil seyran değil ben Athena Gökhan'dan neden bahsediyorum? Çünkü kendisini çok doğal buluyorum, çoğu kimsenin yapamadığını yaptığı içinde saygı duyuyorum kendisine.Adam nasıl rahat hissediyorsa öyle giyiniyor ve öyle davranıyor. Rengarenk, uyumsuz kıyafetler giymesinden birileri laf eder diye umursamıyor;çok rahat yaa ! Bence bu cidden çok hoş, kim nederden geçmiş gitmiş daha ne olsun...Ne hissediyorsa en yalın haliyle belli ediyor, sonrasında tepki alırmı , birileri ona güler mi hiç umursamıyor; yine belirteyim benim için saygı duyulası bir davranış bu... Ki her hangi bir saygısızlığı da yok kimseye karşı (program içierisinde en azından )

Gündelik hayatında nasıl biri bilemiyorum ben gördüğüm kadarıyla düşüncelerimi paylaşıyorum.Gerçi görülen köy kılavuza gerek bırakmıyor ; dış görünüşünden bol bol zanlara maruz kalıyordur ama özü iyi birine benziyor benim açımdan !...Biraz googel amcadan araştırma yapayım dedim orada bir fotograf takıldı gözüme. Fotoğrafın üzerinde ''Gökhan hidayete erdi'' diye biraz alaycı yazı yazılmıştı.Merak ettim haberi okudum, sanırım namaz kılıyormuş (eski bir haberdi) ve bir soru karşılığında bunu açıklamak istemediğini belirtmiş.E haklı da reklama gerek mi var insanın -ki Müslüman olan insanın- vazifesi bu; neden insanlar şaşırır ki  birilerinin namaz kılmasına/başlamasına, ben de bunu anlamıyorum...Ama böyle bir şey olduğunda neden gazeteler alaycı yaklaşırlar ki kişilere bu takıldı aklıma ? Zaten vazifesi olan bir şey ve o bunun şimdi farkına varmıştır mesela!

Siz diyebilirsiniz ki bunlar sanatçı tayfası ,reklam olsun diye de böyle yapıyor olabilirler ! İyi de o kısmı beni ilgilendirmez ki ; Onunla Yaratanı arasında bir durum bu da  acabalarla daha da çok zannımı konuşturmanın  anlamı yok  değil mi ? 

Gerçi ,geçtiğimiz günlerde Tanju Babacan'ı ilk gördüğümde ben de içimden zanlarda bulundum (bu ne yaaa! demiştim mesela) sonra konuşmasını dinledikçe zanlarımı bir bir yutmak zorunda kalmıştım.Çok şükür ki zanlarımı o an dile getirmiyorum da bir kendim biliyorum, zanda bulunup sonra da afiyetle yediğimi ! Dış görünüşüe göre yargılamam/yadırgamam insanları aslında ama işte dilimize vurmamayı öğrettik de bir de içimizdeki kötü sesi de durdurabilsek anında..
Tanju Babacan

Zannın çoğu fenadır, okuyorum biliyorum ve öğretiliyor da  (sürekli sınamalarla) ama işte insan her daim hatalara açık olabiliyor.Neyse ki hep pişman oluyorum ve öğreniyorum dışa bakıp içini görüyormuş gibi davranmamayı.Hepimiz de öyle olmalıyız; bana ne insanların ne giydiğinden ,nerelerde gezdiğinden ya da saçından başından diyebilmeliyiz.İnsanlara zararları olmadığı sürece karışmamalıyız kimseye.Hatta yorum da yapmamalıyız ,bilemeyiz belki de çok çok iyi biridir gerçekten çok güzel bir yüreği vardır ve inançlıdır da..Bilemeyiz ki ,bilemediğimiz şeyler içinde yargılamamalı ve yadırgamamalıyız !...En azından bu sözlerim kendime nasihatim olsun.................................

Gökhan ya da Tanju ya da Ayşe ya da Fatma hiç fark etmez, kimin ne olduğunu bilemeyiz bildiğimi sanarız nefsimiz tarafından yanıltılırız; çok dikkatli olmalıyız bilmeden kul hakkına girmelerden !... Öyle dersler verirki Allah biz, o beğenmediğimiz kişiler -bize kırk yıl düşünsek aklımıza gelmeyecek- bir bakış açısını gösterirler. Ya da öyle bir şey yaparlar ki öyle bir iyilik sizin zaten hiç aklınıza gelmemiştir/gelmez zaten !

Sözün özü ,tanımadan zanda bulunmamak lazım.Tanıdıktan sonra pişman olabiliriz önceki düşüncelerimizden...Unutmayalım hepimiz bir birimizin imtihanı olabiliriz ! (Pabuç bunu kulağına küpe yap ,olmadı beynine döveme yap)

Sevgi ve selamlar...

Not:Yazıyı sabırla sonuna kadar okuyan tüm dostlara teşekkür ederim ,var olunuz :)

Yorumlar

Erkan Şen dedi ki…
"İmaj" her şeydir sussuzluk hiçbir şey!

O düzensiz kıyafetler hiçbir çaba sarf etmeden, imaj danışmanlarına "danışmadan" mı oluşuyor zannediyorsun? Çok yanılıyorsun!

Bu arada Gökhan'ın hal ve hareketlerini ben de severim...
Pabuc dedi ki…
Haklısın ..

ama üzüldüm şimdi o kıyafetleri giyebilmek için birilerine para veriyor olmasına ;)
Bir hayal kur dedi ki…
ben de izlemezdim önceden ama şimdi, tamamı olmasa da biraz izliyoruz eşimle çünkü eğlenceli bi kadrosu var.. özellikle Gökhan ayrı bir neşe katmış.. Ben de senin gibi sadece grubundan tanırdım.. dış görünüşüyle dövmeleriyle, ama şimdi bu programda tanıdıkça çok sempatik biri olduğunu gördüm ne de doğalmış:) Epey de güldürüyor:)
haklısın kimin ne olduğu hiç belli olmaz.. hani bir söz vardır ya parayla imanın kimde olduğu belliolmaz diye, o hesap.. kimseyi dış görünüşüne göre yargılamamalı.. peki ne kadar başarabiliyoruz bunu? işte o kısımda zorlandığımız kesin toplum olarak..
Pabuc dedi ki…
Doğallığı ne kadar güzel değil mi ? Görüntüye takılı kalıp ne kakadar çok insanı uzaklaştırmış olaibliriz hayatımızdan ! İnsan düşündükçe üzülüyor...Mesela Hadise de bana soğuk biri gelirdi meğer ne sempatik biriymiş :)

Önyargılarımızdan kurtulmamış çok zor ama imkansız değil ..Zamanla öğreniyoruz işte ...

Teşekkürler yorumun için..

Ve hoşgelmişsin bloguma :)
kahvetelvesi dedi ki…
Bugün Yolcu'nun çok hoş bir cümlesi vardı, bana yazdığı yorumda..

"Belki de herkesi kendi haline bırakma zamanı geldi. Niye birbirimizi anlamaya çalışıyoruz ki? Herkes kafasına göre takılsın işte. "

Bir birimizi anlamak güzel şey, anlayamadığımız yerde asıp kesmek yerine, saygı duyup, kendi haline bırakmak ve eleştirmemek lazım sanırım...
Pabuc dedi ki…
eevt biz de birilerini kendi haline bırakalım ,birileri de bizi kendi halimize bıraksınlar :) Kimse kimseyi kendine benzetmeye çalışmasın ki ortada sorun da kalmasın.Herkesin tek bir hayatı varsa bıraksınlar/bırakalım da herkes kendi hayatını yaşasın dilediğince...Ah keşkem keşkem keşkem diye de arabeske bağlayasım tuttu ;)

Bu blogdaki popüler yayınlar

Mektubum Var!

   Yine  yıllar  öncesine  geri   dönüp bi anımı yazacam annemin de  bu yazımı okuyacağını bile bile:) Hoş belki de bunca zaman sonra annem bile unutmuştur  bu olayı ,onun için ona da bi hatırlatma olur:))    Lise yıllarıyla ilgili bir yazım vardı hatırlayanlar olur aranızda işte yine aynı dönem içirisinde ben böyle aklım bir karış havada evden okula ,okuldan eve gidip gelirken gözüm bişey görmezken evdeki aile cemaatinden kopup aklımı fikrimi bir  kişiye odaklamışken farkedememişim hal ve hareketlerimdeki (sanırsam olumsuz) değişiklikleri...Odamdan çıkmamalar ,gizli telefonlar , herşeyin ben bilirim havaları ve beni sevenlere karşı ukala davranışlar almış başını gitmiş (hala hatırlamıyorum o derece kendimde olmama hali yani:)  her zaman derim aşk başa gelince akıl yıllık izne çıkar bu doğaldır:P) Benimle iletişim kurmaya çalışan anneme artık nasıl davrandıysam kadıncağızın demekki canına tak etmiş ki  sitem edeceğine ve didişeceğine  bana 4 sayfalık mektup yazmış ve defterimin için

Bir Bakar mısınız?

Bu bir kamuoyu yoklamasıdır ;) Blog yazılarını ara sıra ya da sürekli okuyan kaç kişi olduğunu merak ediyorum.Tamam farkındayım çok meraklıyım ama her şeyin temelinde merak yok mudur ;) Yazma konusunda kabiliyetli değilim malum ama bu yazmayı sevmememi gerektirmez dimi yani ;) Seviyorum yazmayı,okumayı uf bir de konuşmayı :) Neyse konu kim vurduya gitmesin lütfen sayfamı tıklayan herkes cevaplasın sorumu.Blog yazılarımı okuyor musunuz, okumuyorsanız blogumu neden açıyorsunuz kaardeşim? :)) 500'e yakın blogu izlemeye almışım bir o kadarı da benim blogumu izliyor görünüyor.Kaç kişinin gerçekten yazılarımı takip ettiğini merak ediyorum. . Yorum yazmadan geçmeyiniz kırılırım bilesiniz ;)

Gereksiz Bilgi ;) Bakalım Kim Ne Burcu !!!

  Tamam ya ne kızıyorsunuz bu kadar meraklıyım diye ;) Dünkü postla bi tezat oluşturmuş olabilir bu post ama merak işte..Yazacak konum kalmadığı için değil :) Sakın aklınıza öyle bişey gelmesin...Ben, herkes kendi özelliklerini (birileri uydurup yazmış) öğrensin diye böyle bişey yaptım..!! ;) Okuyun bakalım ''Aynı ben, aynı ben !'' diyecek misiniz ? :) ASLAN ERKEK:   Yufka yüreklidirler. O canı pahasına bile dişisini korur. Karizmatiktir. Kelimenin tam anlamıyla ''dişi''lerden hoşlanırlar. Aslanlar evlerine, ailelerine çok bağlı tiplerdir fakat bir gözleri de hep dışarıdadır. Eşlerinin çalışmayıp evde oturmasını isterler. Onlar sanki baba olmak için yaratılmışlardır ASLAN KADIN: Her zaman bakımlı, zarif, dikkatlidirler. Çok pratik, işlevsel bir zekaya sahiptirler. Gece hayatını severler. Yaşam zevkleri pahalı olur. Kendisine olan güveni son derece gelişmiştir. Özgürlüklerine düşkündürler. Erken çocuk sahibi olmaya pek yanaşmazlar. YENGEÇ ERKEK