Ana içeriğe atla

ELiF Olarak Kalmak Sherlock Gibi Kalmak gibi...

Yok ben eski kafalı(!) biriyim modernizm resmen midemi bulandırıyor ; Osmanlının bir köyünde kalmışım da sadece bedenim burada kalmış bir modaayım ! Şimdi değil hep böyleydim... Böyle bi okuma izleme merakı bi uzay merakı kainat ayetlerini okuma okuyanlara hayran olma modu çıkamadım bu moddan ...sıkıştım kaldım la ,çıkmamıyorum zorluyorum da kendimi sıradanlık içinde dikkat çeken şeylere odaklanmaya hatta milletin kafaya taktığı sorunları kendime sorun etmeyi bile deniyorum olmuyor işte nasıl bir beceriksizlikse bi türlü başaramıyorum herkes gibi olmayı... 

Sadece ev ve giyimkuşam şıklığına odaklanmış yaptığı iyi şeyleri insanların gözüne gözüne sokanlardan olmayı istemişliğim bile olmuştur ;ne güzel ya, tek derdim yeni çıkan şeyleri evime üzerime alamamam olsa iyi olmaz mı ?

Arkadaş sana ne yeni neslin geleceği ne olacağından,uzaydaki kara deliklerden ,okyanus dibindeki güneş görmeden yaşayan bakterilerden...Neymiş onları okumak izlemek dinlendiriyormuş İmanını güçlendiriyormuş ;sen önce koltuk ve halı uyumsuzluğuna bak,eskiyen tabaklarına odaklan, bak üstündeki kıyafet de zaten 5 yıllık modası geçmiş ! Siz bakmayın böyle saçmaladığıma bu tip şeylerden hoşlananları da ilgiyle dinliyorum içlerinde öyle iyi insanlar varki onları dinlerken üzülüyorum ''dert edindiği şeylere bak!'' diyerek...Daha güzel meşguliyetleri hak ediyorlar inanın! 

Neyse hayat telaşesi içinde düşünce kırıntıları işte benimki... Birazdan benim gibi(!) biriyle buluşup muhabbet edeceğiz (kendini bulunduğu toplum içinde Sherlock gibi hissedengillerden iki kişi) yaşadığınız hayat ile düşüncelerinizdeki siz bazen öyle farklı oluyor ki ne siz bu durumu kabullenebiliyorsunuz ne de insanlar sizi anlayabiliyorlar..Zor bir durum ama büyük ihtimalle bu durumda olan çok kişiyiz onun için içim rahat ;yalnız değilim diye ! :)

Yorumlar

Begonvil Sokağı dedi ki…
Tefekkürü adet edinmek ne güzel, hadi bir tefekkür yapayım deyince de oluyor da, asıl bunu zerrelerine kadar hissedince güzel. Dünyadan sıkılmışlığımı doğru okuyabildiğim zamanlar mutlu, acık ucundan tutayım dediğim zamanlar ise mehter marşı gibi elimde tuttuklarım da gidiyor gibi. Belki bu asrın kazandıran tarzı bu, savrulmak ama ödün vermeden devam etmeye çalışmak. Yalnız tabi ki değilsiniz ama kalabalık hissetmek istiyor insan.
Ramazan dedi ki…
Sherlock gibi olmak? Evet anlatmaya çalışmak fakat anlaşılamamak, eskiler derlerdi "çok okuyan degil çok gezen bilir" okumak güzeldir bilgiye ulaşmak ve onu hayatına yansıtarak anlatmak ve yaşamak kimsenin bakmadıgı/bakamadıgı çok geniş açıdan bakmak çünkü bu durumda detaylarda belirir kimsenin görmedigi/göremedigi ve sen o detaylarla aktarırken bilgiyi kimisi şaşkın kimisi hayran kimisi trene bakar gibi kimisi ne dedi bu şimdi iyi bir şeymi dedi küfürmü etti hezeyanıyla, anlaşılamamak zor kimisi alay eder kimisi deli der kimisi uçmuş bu der.Üst perdeden bir şeyler anlatmaya çalışırsın bir an zannedersin karşındakide senin gibi donanımlı detaya girmezsin sonra farkedersinki muhatabın seninle aynı seviyede degilki önce gülüyor uçmuşsun sen diyor nece konuşuyorsun diyor hafif alaycı bir tavır ve sonra başlıyor eglenmeye ve yöneliyor digerlerine "duydunuzmu arkadaşlar Ramazan aslında bu motor burda yok diyor" gülüşmeler eglenmeler.Şimdi nasıl anlatacaksın zaman mekan kavramını ışık hızını izafiyet teorimini ışık yansıması beş duyu organını yaşadıgımız alemin sanal oldugunu metafizigi kimyasal tepkimeyi kainatı hücre yapısını.Dar geliyor farkındayım bulundugun kap seni anlatmaya yetmiyor almıyor taşıyor ve adın deli dengesiz uçuk tırlatmışa çıkıyor.Öyle ya ünlü fizik profösörünede deli diyorlardı ve ne ilginçtirki bu çagda bile onu anlayamayanlar var ve hala teorileri tartışma konusu.Sen şanslısın en azından dünyaya kendi pencerenden bakabilen bir Sherlock bulmuşsun ve normal oldugunu insanların anormal oldugunu görme şansı yakalamışsın.Anlaşılamamanın ne oldugunu iyi bilirim çünkü insanlar detaylara bakmaz onlar birilerinin ve ögretilerinin bak dedigi yerden bakarlar, bizler ise kendi bakış açımızı belirleyip geniş yelpazeden detaylara odaklanarak kendi fikirlerimizle bakıyoruz Sherlock misali.
Pabuc dedi ki…
Anlaşılmayı beklemiyorum artık... insanlar bunu bile kibir zannediyorlar ama değil çünkü ben secdede heba çekiyorum kendimi Rabbin huzurunda... kibirli olmadım ama kendim olmaktan da hiç vazgeçmedim kim nederse desin çok iyi olsam da insanlr bişeyler bulup eleştirecekler zaten ; iyisi mi kendim olayım da eleştirileri de hak edeyim bari :)

Çok nadir de olsa insan aynı frekanstan birileriyl sohbet etmeyi istiyor çok nadir de olsa !

Bu blogdaki popüler yayınlar

Mektubum Var!

   Yine  yıllar  öncesine  geri   dönüp bi anımı yazacam annemin de  bu yazımı okuyacağını bile bile:) Hoş belki de bunca zaman sonra annem bile unutmuştur  bu olayı ,onun için ona da bi hatırlatma olur:))    Lise yıllarıyla ilgili bir yazım vardı hatırlayanlar olur aranızda işte yine aynı dönem içirisinde ben böyle aklım bir karış havada evden okula ,okuldan eve gidip gelirken gözüm bişey görmezken evdeki aile cemaatinden kopup aklımı fikrimi bir  kişiye odaklamışken farkedememişim hal ve hareketlerimdeki (sanırsam olumsuz) değişiklikleri...Odamdan çıkmamalar ,gizli telefonlar , herşeyin ben bilirim havaları ve beni sevenlere karşı ukala davranışlar almış başını gitmiş (hala hatırlamıyorum o derece kendimde olmama hali yani:)  her zaman derim aşk başa gelince akıl yıllık izne çıkar bu doğaldır:P) Benimle iletişim kurmaya çalışan anneme artık nasıl davrandıysam kadıncağızın demekki canına tak etmiş ki  sitem edeceğine ve didişeceğine  bana 4 sayfalık mektup yazmış ve defterimin için

Bir Bakar mısınız?

Bu bir kamuoyu yoklamasıdır ;) Blog yazılarını ara sıra ya da sürekli okuyan kaç kişi olduğunu merak ediyorum.Tamam farkındayım çok meraklıyım ama her şeyin temelinde merak yok mudur ;) Yazma konusunda kabiliyetli değilim malum ama bu yazmayı sevmememi gerektirmez dimi yani ;) Seviyorum yazmayı,okumayı uf bir de konuşmayı :) Neyse konu kim vurduya gitmesin lütfen sayfamı tıklayan herkes cevaplasın sorumu.Blog yazılarımı okuyor musunuz, okumuyorsanız blogumu neden açıyorsunuz kaardeşim? :)) 500'e yakın blogu izlemeye almışım bir o kadarı da benim blogumu izliyor görünüyor.Kaç kişinin gerçekten yazılarımı takip ettiğini merak ediyorum. . Yorum yazmadan geçmeyiniz kırılırım bilesiniz ;)

Gereksiz Bilgi ;) Bakalım Kim Ne Burcu !!!

  Tamam ya ne kızıyorsunuz bu kadar meraklıyım diye ;) Dünkü postla bi tezat oluşturmuş olabilir bu post ama merak işte..Yazacak konum kalmadığı için değil :) Sakın aklınıza öyle bişey gelmesin...Ben, herkes kendi özelliklerini (birileri uydurup yazmış) öğrensin diye böyle bişey yaptım..!! ;) Okuyun bakalım ''Aynı ben, aynı ben !'' diyecek misiniz ? :) ASLAN ERKEK:   Yufka yüreklidirler. O canı pahasına bile dişisini korur. Karizmatiktir. Kelimenin tam anlamıyla ''dişi''lerden hoşlanırlar. Aslanlar evlerine, ailelerine çok bağlı tiplerdir fakat bir gözleri de hep dışarıdadır. Eşlerinin çalışmayıp evde oturmasını isterler. Onlar sanki baba olmak için yaratılmışlardır ASLAN KADIN: Her zaman bakımlı, zarif, dikkatlidirler. Çok pratik, işlevsel bir zekaya sahiptirler. Gece hayatını severler. Yaşam zevkleri pahalı olur. Kendisine olan güveni son derece gelişmiştir. Özgürlüklerine düşkündürler. Erken çocuk sahibi olmaya pek yanaşmazlar. YENGEÇ ERKEK