Yazmayı seviyorsun demek
Hatta kendini ifade etmekte de zorlanmıyorsun.
Kolay kolay yanlış anlaşıldığın da olmadı evet,
Sen duygusal anlamda zorda kalmazsın biliyoruz
Çünkü sen duygularınla değil aklında hareket edersin anladık!..
E o zaman buyur bu duyguyu da açıkla,
Bu duyguyu da itiraf et önce kendine
sonra muhatabına!...
Demek her şey öyle uzaktan konuşmakla,
Ben zorlanmam diyerek büyük konuşmakla,
Yoktur böyle şeyler deyip baştan/yürekten savmakla
olmuyormuş...
Şimdi gel de itiraf önce kendine
sonra muhatabına bu duyguları!...
Hayatında bir tek
Doğrular ve yanlışlar vardı.
Sen de asla doğru bildiklerin dışında bir adım atmazdın.
Bir çizgin vardı ve çıkmazdın o çizgiden!..
Şimdi gel de çıktığın o çizgiden
Seslen ve itiraf et duygularnı.
Önce kendine sonra muhatabına!...
Evet inanmıyordun böyle şeylere,
Mümkün değildi böyle şeyler rüya ve masallar dışında.
Hayat gerçekti ve gerçeklerin içinde ummadığımız hisler olmazdı,
Biz seçerdik her şey gibi hissettiklerimizi de !...
Peki o halde,
Gel de anlat bunu yüreğine.
İnanmadığın ,imkanı yok dediğin bu duygunun
Onu ve Seni neden mutlu ettiğini, heyecanlandırdığını.
Büyük konuşmaman gerektiğini
Yok saydığın ya da unuttuğun duyguların da var olduğunu,
Sevmenin bazen elinde olmadığını,
Aklının bazen yüreğine hükmedemediğini
tüm doğrularını unutabildiğini,
İtiraf et önce kendine, sonra muhatabına!...
Yorumlar
sınanmadığımız şeylerin /duyguların ahkamını kesmemeliyiz sanırım...
Hele ki kendine..!